NE İŞİN VAR ORADA, BURADA?

0

Dünyanın en acı rengi, gözyaşına en yakın olanıdır.
Madencinin karasına ulaşmışsa gözyaşı; toplum tüm renklerini kaybetmiş demektir.
Mekanları cennet bahçeleri olsun.
Matemimiz var!

Sonrasında da sorularımız!

***
İnsanlık tarihi boyunca yaptıklarımız, aslında kendimize yapılanlardır!

Cumhuriyet’in ilanından sonra İstanbul da verilen bir resepsiyonda kendisine düşmanca bakan İngiliz ataşesinden rahatsız olan Mustafa Kemal, durumu öğrenmek için yaverini binbaşının yanına gönderir.
Birkaç dakika sonra yaver geri gelir, ataşeden aldığı cevabı aktarır;
– Mustafa Kemal Çanakkale’de babamı öldürdü!
Bunun üzerine paşa, hepimizin bildiği efsane emrini verir;
– Git sor bakalım, babasının Çanakkale’de ne işi varmış?

    Gelibolu muharebeleri sırasında Türk askerlerinin ANZAC’lara karşı bir cephe taarruzunu temsil eden tablo.

İnsanlığın akıllanması zor gerçekten.
Nedenler ve sonuçları aynı olunca kaçınılmaz olarak tarih hep tekerrür ediyor.

İkinci Dünya Savaşı biteli henüz beş yıl olmuştu.
Soğuk Savaş yıllarının ilk kanlı çatışmasıydı. Asker sivil yaklaşık üç milyon insan, sonuçsuz bir savaş sonrası yaşamlarını yitirmişti.

TBMM’nin verdiği ilk izinle Kore’ye 5000 kişilik bir tugay gönderilecekti.
17 Eylül 1950’de yola çıkan Türk Birliği, 17 Ekim 1950’de Busan’dan karaya çıkıyordu. Üzerinden tam 72 yıl geçti.
Kore, ülkemizden binlerce kilometre uzaktaydı.
O günlerde hiçbir Türk o toprakları tanımıyordu.
Ne insanını, ne kültürünü, ne tarihini, ne de coğrafik koşullarını hiç bilmiyordu.
Ulusal herhangi bir çıkardan bahsetmek de olası değildi.
Sonuçta, 721 vatan evladı yitirilmiş, 175’i kaybolmuştu, nedenini ve amaçlarını bilmedikleri çok uzak diyarlarda!

                   Kore Savaşı sırasında Türk Tugayı’na mensup Mehmetçik bir mola sırasında. 1953

Oysa biz bu duruma hiç de yabancı değildik!

Emperyalist güçler Çanakkale’de ve tüm Anadolu’da karşımızdaydılar.
Yetmezmiş gibi birde ülkemizden on binlerce kilometre uzaktan takviyeler almışlardı.
Avustralya ve Yeni Zelanda kolordusu (ANZAC) bizim Kore’de yaşayacaklarımızı kaçınılmaz olarak yaşayacak, ülkelerinden çok uzaklarda, hiç tanımadıkları topraklarda anlamsızca ailelerine veda edeceklerdi.

İdeolojilerden bağımsız olarak Korelinin Türk’e sorusu ile Türk’ün Anzac’a sorusu arasında hiç fark yoktur. Ne işin var Kunuri’de, ne işin var Çanakkale’de!

Sonucu ölüm olan bir eylemi centilmenlikle duygusallaştırmak yüreğimize biraz su serpse de kayıpları geri getirmediği gibi özellikle annelerin feryatlarını dindiremeyecektir.

İnsan insanın aynasıdır!
İnsanlık tarihi boyunca tüm yaptıklarımız, aslında kendimize yapılanlardır.
Ve insanlık bundan dersler çıkarmadığı sürece bu labirentten asla kurtulamayacaktır!

Saygı sevgi ve inançla,

Kemal YALNIZ/İktisatçı

Kemal YALNIZ/kentekrani

Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 16 Ekim 2022