BİR ADA’CIK İÇİN 50 YILDIR DİDİŞİYORLARDI; ADAYI BÖLÜŞÜP İŞİ ÇÖZDÜLER.

0

BİR ADA’CIK İÇİN 50 YILDIR DİDİŞİYORLARDI; ADAYI BÖLÜŞÜP İŞİ ÇÖZDÜLER.

Kanada ve Danimarka arasında Kuzey Kutbu’ndaki Hans Adası üzerinde yaklaşık 50 yıldır süren anlaşmazlığın adanın bölüşülmesi ile sona ereceği açıklandı

İki ülke arasındaki ada anlaşmazlığı, 1984’te Kanada ve Danimarka’nın adaya kendi bayraklarını dikmesi ve bayrak direklerinin dibine kendi ülkelerine has olan içki şişelerini bırakması sonrası basın tarafından “Viski Savaşı” olarak adlandırılmıştı.

Ada için yapılacak anlaşmanın yürürlüğe girmesi ile Kanada ve Danimarka ilk kez kara sınırı paylaşacak.

Kuzey Kutbu’ndaki Hans Adası üzerinde 1973’ten bu yana süren anlaşmazlığın adanın iki ülke arasında bölüşülmesi ile sona ereceği açıklandı.

Danimarka’ya bağlı Grönland ile Kanada arasındaki Nares Boğazı’nın Kennedy Kanalı’nda yer alan küçük bir ada olan Hans, iki ülke arasında on yıllardır samimi bir sürtüşmenin kaynağı olmuştu.

Hans Adası, Kanada ile Grönland arasındaki sularda 180 metre yükseklikte dikey olarak yükseliyor. Her iki ülke de adadan tam olarak 18 kilometre uzakta, bu da uluslararası hukuka göre kaya üzerinde hak iddia etmelerine izin veriyor.

İki ülkeden yetkililer sıkça adayı ziyaret ederek, bayrak dikme savaşına devam etmişti. 1988’de Danimarka’ya ait devriye gemisi ise, adaya gelerek bayrak direği dikerek üzerinde Danimarka bayrağı olan bir höyük inşa etmiş, 2001 yılında Kuzey Ellesmere Adası’nın haritasını çıkaran Kanadalı jeologlar adaya helikopterle inmişlerdi.

2005 yılında Kanada Savunma Bakanı Bill Graham sembolik bir hareketle Hans Adası’nda yürüyüşe çıkmış, Graham adaya ayak basmadan bir hafta önce ise, Kanada Kuvvetleri, adaya Kanada bayrağı ve plaketi yerleştirmişti. Bu gelişmeyi protesto eden Danimarka, Kanada Büyükelçisini geri çağırmıştı.

Aynı yıl Kanada ve Danimarka tarafından yapılan açıklamalarda, `bayrak savaşını durdurma zamanının geldiği` ifade edilmiş ve ada üzerindeki anlaşmazlığı gidermek üzere müzakerelere yeniden başlatılmasına karar verilmişti.

İki ülke ayrıca, bir anlaşmaya varamamalı durumunda çözüm için Hollanda’nın Lahey kentindeki Uluslararası Adalet Divanı’na gitme konusunda uzlaşmıştı.