Aspirin öyle her derde de deva değilmiş!
60 yaş ve üzeri hastalarda, kardiyovasküler hastalıklar ve inmeden birincil korumada asetilsalisilik asit etken maddeli (Aspirin) ilaçların artık önerilmediğine dikkat çekti.
Doç. Dr. Sinem Özbay Özyılmaz, “Kişide herhangi bir kalp hastalığı veya tıkayıcı beyin damar hastalığı öyküsü yoksa kardiyovasküler bir olayın yaşanmasını önlemek için yapılan birincil korumada asetilsalisilik asit etken madde içeren ilacı günlük kullanmaya başlamanın doğru olup olmadığına hekim ile ortak karar vermek gerekir” dedi.
Halk arasında “aspirin” olarak bilinen, steroid olmayan ağrı kesiciler sınıfındaki asetilsalisilik asit adlı etken maddeyi içeren ilacın kullanımıyla ilgili bilimsel çevrelerde son dönemde farklı düşünceler ön plana çıktı.
Kalp hastalıklarında aspirin kullanımıyla ilgili uyarılarda bulunan Doç. Dr. Sinem Özbay Özyılmaz, “Temel klinik araştırmalardan elde edilen kanıtlara göre, kardiyovasküler olaylar olduktan sonra tekrar gelişmesinin önlenmesinde aspirinin net faydaları bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Biz bu bilgiler ışığında kalp krizi veya ani tıkayıcı beyin damar hastalığına bağlı inme geçiren, koroner arter baypas cerrahisi veya koroner arter stentleme ile kalp dokusunun yeniden kanlanması sağlanan, periferik arter veya şahdamarı hastalığı olan hastalara aspirini rutin başlatıyoruz. Ama öte yandan; kişide herhangi bir kalp hastalığı veya tıkayıcı beyin damar hastalığı öyküsü yoksa yani kardiyovasküler olay henüz yaşanmamış fakat yaşanmasını önlemek için yapılan birincil korumada aspirin kullanmaya başlamanın doğru olup olmadığına hekim ile ortak karar vermek gerekir.” açıklamasında bulundu.
Aspirinin uzun süreli kullanımıyla ilgili birincil güvenlik endişesinin sindirim sisteminden kaynaklanan kanamalar olduğunun altını çizen Doç. Dr. Özyılmaz, “5 yıl boyunca düzenli günlük aspirin kullanımında ciddi sindirim sistemi kanama riskinde normal topluma göre yaklaşık yüzde 1’lik artış varken beyin kanaması riskinde ise 1000’de 1’lik artış görülmektedir. Riskteki bu artışlar, kalp krizi gibi tıkayıcı bir kardiyovasküler hastalığa bağlı ölüm riskinden çok daha az olduğu için ikincil korumada hastalara uzun süreli kullanım için aspirin reçete edilmelidir. Bu yüzden biz de klinik uygulamada kardiyovasküler hastalığı olan veya yüksek risk altındaki hastalar için günlük 75 ila 100 mg uzun süreli aspirin tedavisini öneriyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aspirin’in her tableti etkin madde olarak 500 mg asetilsalisilik asit içerir.
Kaynak :Cumhuriyet Gazetesi