Üşümezsoy, “Söyledikleri büyüklükte bir deprem riski yok. Ancak olacak deprem için göller bölgesindeki alana dikkat etmek gerekiyor” dedi.
İstanbul sakinlerinin akla gelince tüylerini diken diken eden korkularının başında beklenen İstanbul depremi geliyor.
Zaman zaman ekrana çıkan kimi deprem bilimcilerin İstanbul’da 7 büyüklüğünün üzerinde çok yıkıcı bir deprem olacağını anlatması karşısında büyük paniğe kapılan ancak ne yapacağını da bilmeyen vatandaşlara ünlü deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy sakin olmalarını tavsiye ediyor.
Her zaman söylediği gibi İstanbul’da bazılarının söylediği şekilde öyle büyük bir deprem olma riskinin bulunmadığını aktaran Prof. Dr. Üşümezsoy, “İstanbul’da olacak deprem 6,5’i geçmeyecektir” fikrini yineledi.
Sabah’ın aktardığına göre; Üşümezsoy, “Deprem olmayacak korkmayın” diyen pembe rüyalar içinde bir kişi değilim ancak bahsedildiği gibi 7,2-7,5 ya da 8 büyüklüğünde bir deprem riski İstanbul için söz konusu değil, korkutmaya çalışanların fikirlerinin ne kadar boş olduğunu göstermeye çalışıyorum” dedi.
Üşümezsoy şöyle konuştu: “Godot’yu Beklerken isimli bir roman vardı, orada herkes Godot’u bekliyordu, deprem de İstanbul için adeta bir Godot oldu. Marmara’yı boydan boya bir fay kat edecek, 8,1 büyüklüğünde deprem olacak, büyük felaket gibi söylemlerde bulundular. O zaman ben Marmara’yı boydan boya kat eden bir fay olmadığını söyledim. Bu fay bir ucu İzmit’te bir ucu Saroz’da olarak anlatılıyor ve spekülüsyon yapılıyordu. Bu spekülasyonların arkasında onların jeolojik bir çalışmaları, jeolojik bir formasyonları yoktu. Bu tez iki yıl kadar sürdü ve birçok makale yazdılar ama sonra onları çöpe attılar.”
“Biz o zaman orta sırtı kesen, Tekirdağ’a doğru giden dümdüz bir fay olmadığını, fayların parçalı olduğu söyledik. Onların bu iddiaları tutmayınca bu kez yeni araştırma gemisi getirdiklerini söylediler ve 7,4’lük bir deprem beklediklerini açıklamaya başladılar. Zamanla onlar da çöpe atıldı. Son olarak risk taşıyan fayın Yeşilköy-Bakırköy açıklarından Silivri Çukuru’na kadar uzanan 70 kilometrelik bir hat olduğunu bunun da 7,2’lik deprem oluşturacağını söylüyorlar.”
Herkes bu iddianın üzerine atlıyor. 8,1’den 7,5’e sonra da 7,2’ye düştüler. Ne Armutlu Yarımadası dağları ne Kapı Dağlar ne de Istranca ne de Kocaeli Dağları’nda bir tane çekiç vurmamış bir taşı mikroskopta incelemeyip taştaki değişmeleri takip etmemiş kimseler sadece kağıt üzerinden söylemleri böyle spekülatif oluyor. Ben de “hayır” diyorum o hatta yalnızca Kumburgaz Çukuru’nda fay var. Orta sırtta bir fay yok. Özet olarak söylüyorum ki Marmara’yı bekleyen depremin büyüklüğü en fazla 6,5 olacaktır.”
Üşümezsoy, Kumburgaz Çukuru’nda olacak deprem sonrasında İstanbul’da en fazla etkilenecek alanlar için ise şehrin batı yakasını işaret etti: “Büyükçekmece, Esenyurt, Beylikdüzü, Haramidere Avcılar hatta Florya’yı da içine alan iki göl bölgesindeki alanlar etkilenecek alanlardır. Bu göller bölgesindeki kötü zemine ve yapıların durumuna dikkat etmek gerekiyor.”