Ozon’un, COVİD-19 salgınını önleyebileceği ve kontrol altına alabileceği varsayılmakta.
Ozon, Corona tedavisinde ve korunmada yeni bir seçenek, yeni bir umut mu ?
Corona ve ozon terapinin ilişkisi
“Virüsler ve diğer birçok organizma ile mücadelede tıp alanında yeni bir kıvılcım yaratmıştır.”
Ozon nedir ve Nasıl uygulanır?
Ozon (O³), 3 atomlu bir moleküldür ve oksijenin (O²) çok yüksek enerji taşıyan bir şeklidir.
Okside etme gücü flor ve persülfattan sonra üçüncü sıradadır .
Hastadan Kan, damar ve kateter yolu ile bir şişeye alınır ve şişeye ek bağlantıdan ozon verilerek ozonla zenginleştirilip hastaya geri verilir.
İşlem tamamen kapalı bir sistemde yapılmaktadır. Bu işleme Majör Otohemoterapi (MAH) denir.
Ozon terapisi birçok hastalık tedavisinde destek tedavi olarak kullanılmaktadır. Kullanım alanlarına bakacak olursak :
*Diyabetik dolaşım bozukluğu ,enfekte olup geçmeyen cilt yaraları, bası yaraları , yanıklar ve ağız yaraları
*Kronik Kolit, crohn hastalığında ( rektal olarak da uygulanabilir )
*Kronik karaciğer hastalıkları
*KOAH,astım ve allerji gibi durumlarda
*Kanser (Onkolojide tamamlayıcı tedavi)
*Enfeksiyonlar (viral, bakteri, mantar)
*Fibromiyalji ve Kronik yorgunlukta
*Otoimmün hastalıklar
*Minör otohemoterapi ile akne tedavisi (Hastadan alınan 5cc kan 5cc ozon ile karıştırılarak bu kez damardan değil kas içine enjekte edilmektedir. Toplam 12 uygulama Haftada 2 veya 3 kez şeklinde yapılmaktadır. Majör uygulamayla kombine olarak da yapılabilir. )
*Fizik tedavi hekimleri tarafından Yumuşak dokulara, eklem içine ve çevresine, yara yerine de lokal olarak yapılmaktadır.
*Sağlıklı bireylerde de gençleştirici (antiaging)ve antioksidan özelliği nedeni ile immun sistem güçlendirmesi hedeflenebilir.
Covid de ozon’un yeri?
Koronavirüs salgını dünyada büyük bir kargaşa yarattı.
RNA virüsleri olan bu virüslerin ozona duyarlı olduğu bulunmuştur. Kararsız bir molekül olan ozon, kendi bölünmüş ürünlerine, yani reaktif oksijen türlerine ve ozonitlere parçalanarak bu virüsler için toksik bir ortam yaratabilir. Ozon, esas olarak virüsün konakçı hücreye girişini (membran füzyonunu ) önler, böylece virüsün çoğalmasına müdahale etmiş olur.
Ozon gazının geniş uygulamaları, bu virüsler ve diğer birçok organizma ile mücadelede tıp alanında yeni bir kıvılcım yaratmıştır.
COVİD-19 akciğerde bir proteine bağlanarak (ACE2 proteinine ) hücreleri enfekte eder .
Bu salgında, ölümcül vakalardaki başlıca ölüm nedenleri, hipertansiyon, diyabet, koroner kalp hastalığı, serebral enfarktüs ve kronik bronşittir.
Zayıf bağışıklık sistemine sahip olanlar özellikle yaşlılar çok daha çabuk etkilenmektedir.
Ozon bağışıklık sistemi düzenler ( Özellikle IL6 ve CRP de düzelme sağlayarak ).
Corona hastalarında oluşan Sitokin fırtınasını (TNF ALFA ve interlökin 10 düzeylerinin aşırı artışı) önler ve akışı tersine çevirir.
Ozonla ilgili çalışmalara bakacak olursak , Bocci isimli araştırmacı tarafından vücutta virüse karşı savunmanın önemli bir parçası olarak bilinen gama interferon yapımının ozonla uyarıldığı saptandı.
2003 yılında Çin’de Prof. Dr. Li Zelin; SARS virüsünün ( COVİD gibi aynı virüs ailesinden ) ozonla %99,2 oranda etkisizleştiğini göstermiştir.
Amerika Kaliforniya’da Dr. Rowen ve arkadaşları 2016’da Afrika’da EBOLA virüs salgınında 6 hastaya ozon tedavisi uygulayarak 6 hastadan 6 ’sının da iyileştiğini sağladılar.
Çin’de durumları kötüye giden COVİD’li hastalarda ozon tedavisi ile çok hızlı iyileşmenin görülmesi ardından 20 hastaya ozon tedavisi başlatıldı.
İtalya, Udine’deki Santa Maria della Misericordia Üniversite Hastanesi’nde Dr. Demonte tedavi ekibinin başında olarak solunum yetmezliği olan Covid-19 pnömonili 36 hastaya Ozon tedavisi başlattı.
Akciğer tutulumu ( Pnömoni tablosu ) ve solunum güçlüğü olan 36 hasta ozon tedavisi sayesinde iyileşip sadece 1 hasta yoğun bakımda entübe edilmek zorunda kalarak takibe alındı.
İspanya’da Dr. Olmeda; iştahsızlık, 40 derece ateş, boğaz ağrısı, öksürük, kas ağrıları, kalp hızında artış ve düşük oksijen saturasyonu belirtileri ile corona’ya yakalanmış olup kendisine ozon tedavi seansları başlatarak 2 gün içerisinde toparlamıştır.
Ozonun etkileri
1- Bağışıklık sisteminde beyaz kan hücrelerinin üretim ve aktivitesini arttırır. Trombisitlerden büyüme faktörlerini salarak bağışıklık sistemini iyi yönde etkiler.
2- Damarları genişletip dolaşımın hızlanması ve oksijenin dokulara daha kolay gitmesine sebep olur. (Nitrik Oksit üretimini damar endotelinde arttırarak ) Ayrıca, Hemoglobin’nin vücutta daha fazla oksijen salınmasına dolayısıyla vücutta kılcal damarlara kadar oksijen sağlanmasına neden olur.
4- Kemik iliğinden daha fazla kırmızı kan hücrelerinin dolaşıma geçmesine neden olur.
5- Glutamat, vitamin E ve bir çok antioksidanın düzeyini arttırır.
COVİD-19 da ozon tedavi protokolü nasıldır?
COVİD-19 da WFOT (Dünya Ozon Terapi Federasyonu) tarafından ozon uygulanması Majör Otohemoterapi (MAH), veya anal (makattan) yolu olarak önerilmiş.
Koronada ozonlu su kullanımıda öneriler arasında
yer alıyor; (ozonun uzun süre su ile teması sonucu elde edilir) böylece Bakteri ve virüslerin etkisiz hale gelmelerine yardımcı olur.
Bu süreçte öneriler:
Bildiğimiz önlemlerin yanısıra , Dünya Sağlık Örgütü’ne göre sağlıklı besinler ve yeterli sıvı alımı ( günlük 8 bardak ) hayati önem taşır.
Dengeli bir diyete ve düzenli bir uykuya sahip bireyler, güçlü bir bağışıklık sistemi ile daha sağlıklıdırlar.
Besinlerden aldığımız Vitaminler ve mineraller hayati önem taşır.
Yetersiz D vitamini,E vitamini ve demir düzeyi vücut direncini düşürebilir.
Uzman Dr. Emir NEHAZATİ
Fizik Tedavi Hekimi