Adnan DİNÇER/Futbol İnsanı, Akademisyen-Yazar
Tablo tamam değil!
Eğer Sırbistan’ın elinden kendi sahamızda zor kurtuluyorsanız futbolunuz eksik demektir!
Futbolda son hafta bir sınav gibiydi.
Sonunda sevinsek mi yoksa üzülsek mi diye kafamızda bir sürü yanıtsız soru oluştu.
1-Bizi mutlu eden, yenik iken oyunu bırakmayan ve gol atmak için oynayan takım olma becerisini edinmiş olmamız.
2-Rakip bir anda kazandık psikolojisi ile bizdeki değişimi çözemiyor. Burada bir kazanım ve dönüşüm yaşıyoruz. Oyunu gol ile eşitleme gücümüzün ve kimlik farkımızın geliştiği anlaşılıyor.
3-Bir tabu böylece yıkılıyor.
Yediği gol ile bozulan futbol felsefesi yerine gerçekten maçın 90 dakika olduğunu kavrayan bir mücadele ruhu kazanan bir takım oluşturduk.
4-Saha içi mücadeleye kenar yönetimi bir katkı sağlıyor mu ?
Sahaya çıkmadan önce Evet ! Ama oyun esnasında galibiyete gidebilecek işaretlerin okunmasında sonuca razı olan bir özgüven eksikliği var gibi.
5-Cengizin çabukluğu iticilik sağlarken, defansta Merih devleşiyor! Bir ara Mert dahi bu inadın etkisi ile kaybetmek üzere olduğu güvenini bu sayede kazandı gibi.
6-İşte tam burada bir beklenti dikkat çekiyor; Burak yorgun ve ofsayta kalan ataklarda elinden geleni yapan ancak “taze kana ihtiyaç var!” diyen görüntüsü ile son enerjisini kullanıyor. Hatta kırmızı görüyor!?
7-Oysa, kenar yönetimi kurmay olarak bunu görse rakibin mağlubiyeti kesinleşecek.!
8-Hakan ilk kez bana göre oyunun yöneticisi oluyor ve yaratıcılığı ile teknik verimi ile öne çıkıyor. Artık oyun yönetmeni ve belki de yeni kaptan o olmalı gibi.
9-Forma ,Bayrak,iç saha ve seyirci sahiplenmesi buluşamadığı için sıkıntı netleşiyor.Yani Milli dürtü zaman zaman öksüz kalıyor!
7-Şenol Güneş oyuna etkili olduğunu devre arasındaki süreçte hissettiriyor ama maçı kazanacağımız anda tespit ve müdahale de ürkek.
8-Futbol takım oyunudur .Topun rakipte veya sizin takımınızda olduğu mülkiyetle uygulama değişikliği gerektirir. Bunu tam anlamıyla yapacak süreci uzatmak ve o tip futbolcularla takım yaratmak, değişime süreklilik kazandırmak gereklidir; adı zaten üstünde; Total Futbol.
9-Önemli hatırlatmam ise, strateji meselesiyle ilgili. Karşılaşmanın amacı ve neden oynandığı sürekli motivasyon aracı olmalıdır.
10-Bu takım hepimizindir ve en azından nelere ihtiyacımız olduğu açıktır.
Görevler sıra ile gelir gider.
Yaşı ,başı eskisi yenisi olmaz.
Saygı ilgi, hatırlanma, bilgi alışverişi randevu değil sahiplenme ve destek ister.
Bunun örneğini yaşına bakılmayan Lucescu her zaman canlı olarak hatırlanırken Derwall ve Bobby Robson unutulmamalıdır.
Pansuman ile futbolumuz düzelmez ve kendi gençlerimizi görmek için vitrin de gerekli değildir.
Futbol gelişen bir spor dalıdır ve Çağdaştır!
Yeter ki ben değil biz olalım!
Adnan DİNÇER/Futbol İnsanı, Akademisyen-Yazar
Adnan DİNÇER/kentekrani
Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız
www.kentekrani.com 15 Ekim 2020