Doç.Dr.Tülün MALKOÇ/Akademisyen
EZGİLERLE VAROLMAK…
Bir melodi duymak yüreğinde, notalarını hemen çizeceğiniz beş paralel çizgiye yazmak…
Bir melodi almak diline, en güzel şarkıları oluşturmak…
Bir melodi hayal etmek,herhangi bir çalgının güzel tınısında buluşturmak onu…
Kolay gözükse de esasında zor olan, notalar ve matematiksel oranlar arasında gidip gelinen, güzeli yaratmak için uğraşılan bir sanat; bir müzik, müzik eğitimi…
Porte’de notalar arasındaki aralıklar güzel oluşturulduğunda akılda kalacak ezgilere sebep olmak; aksi durumda ezgide yaratılan hoşnutsuzluğun nedeni olmak…
Neden melodilerden bahsediyorum; çünkü, şu an birçok minik ve genç yürek konservatuar ve müzik eğitimi bölümlerinin sınavlarına giriyor, hatta girdiler bile.
Seçtikleri meslek Onlar’ı hayatı boyunca bir gölge gibi takip edecek; hatta bazen o gölge öne geçecek “ben bu muyum, ben bu durumdayım” dedirtecek…
Yetenekler, okullarda biçimden biçime girecek ve gerçekten düzenli ve iyi çalışan güzel şeyler konacak ortaya.
Geçmişten bugüne baktığımızda, müzik alanında çok güzel bir gelişim içinde olduğumuzu görebiliriz.
Varolan konservatuarların müzik eğitimi bölümlerinin yanı sıra sanat liselerinin açılması, her geçen gün çoğalması gençlerimize ve sanata verdiğimiz desteği ifade ediyor.
Sanat eğer gerçek anlamda desteklenirse; güzeli; insanın yüreğindeki güzel’i ortaya koyar, birçok duyguyu analiz eder.
Hayallerle varolan içimizdekileri; çizgileri, notaları,armonileri, renkleri, dizeler arasındaki duyguları, birçok şeyi somuta dönüştürür.
Sanat ile uğraşan ve sanat’ını iyi kullanan kişi kendini, çevresini, kültürünü, milletini yüceltir.
İnsanlar, dolayısıyla toplumlar arasında bağ kurar.
Yaşamımızın kalitesini arttırır ve yaşamı önemli kılar.
Mustafa Kemal Atatürk’ün dilinde ve yüreğinde devleşen, “Efendiler… Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz; hattâ cumhurbaşkanı olabilirsiniz; fakat, sanatçı olamazsınız” sözü bize sanata ve sanatçıya ne kadar önem verdiğini anlatıyor.
Düşünün bakalım; istediğiniz zaman bir şarkıyı seslendirebilme, bir eseri çalabilme yeteneğine sahip misiniz?
Herkes her yeteneğe belirli ölçülerde sahip olabilir ama müzik yeteneği başka bir beceri ister…
O halde var mısınız ? Geleceğimizi oluşturmak için destek vermeye; çocuklarımızı, gençlerimizi hatta -geç kaldık, diyenleri; kısaca yaşı ne olursa olsun ulaşabildiğimiz herkesi müzikle, sanatla ilgili bir uğraşı işine sokmaya, bu alanda meslek edindirmeye.
Biz gençlerimize sahip çıkarsak geleceğimize; bizi ‘öteler’e götürecek kültürümüze sahip çıkarız.
Biz şu anki kültürümüze sahip çıkarsak, geçmişimizdeki kültürel değerleri korur, yok olmalarına müsade etmeyiz; kültür içinde var olur,kültürle kendimizi de var ederiz.
Kültür, dünyayı anlayıp yorumlama araçlarından biriyse “dünyaya” hakim oluruz.
Çocuklarımıza, gençlerimize müzik ve sanat yolunda başarılar diliyor; destekleyen ailelerine teşekkür ediyorum.
Unutmamak gerekir ki,sanat ve müzikle uğraşmak bir gösteriş değil; temel diyebileceğimiz bir ihtiyaç, bir toplumsal güçlenme aracı;başarıya giden yolda en donanımlı mevzidir.
Doç.Dr.Tülün MALKOÇ/Akademisyen
Tülün MALKOÇ/kentekrani
www.kentekrani.com 7 Eylül 2020