Ali Koç: Ukrayna’nın Dış İşleri Sözcüsü’nü kınıyorum, Ukrayna’dan özür dilemeyeceğiz!
Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu Toplantısı’nda sarı-lacivertli kulübün başkanı Ali Koç açıklamalarda bulundu.
Başkan Koç, Ülker Stadı’nın önüne dikilen Atatürk heykelinden transferlere, Kim Min-jae’den, Mesut Özil’e kadar bir konuya değindi.
İşte Alı Koç’un açıklamalarından satır başları
-Ukrayna’dan Özür dilemeyeceğiz. Dış İşler Sözcüsü ve Büyükelçi’nin bizden özür dilemesi lazım. Herhalde medyadan ve her şeye maydanoz olan rakip takımların sosyal medyadaki paylaşımlarından etkilendiniz. Fenerbahçe’ye hakaret edemezsiniz” ifadelerini kullandı.
-Biz son 4 senede transferi bu kadar erken yaptığımız olmamıştı. Geç kalındığına katılmıyorum.
-Transferde 3 mevkide eksiğimiz var. Kaleci, sol bek ve santrfor. Bir de kadroyu boşatma adımlarımız olacak” değerlendirmesini yaptı.
-Bir camia var ki yönetimi başkanı, sporcusu kim olursa olsun hiçbir şekilde bizim tarafa dokunmaktan kaçınmıyor. Her konumuza maydanoz oluyor. Biz ayrıştırmayı değil birleştirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
-Kim Min-jae bize geldiğinde Fenerbahçe’ye 1 sene için gelmek istediğini sonra Fransa oradan da Premier Lig’e gitme hayalini söylemişti. Kafasına koyduğu planı uyguladı ve gitti.
-Mesut varsa oynar diye bir dünya yok. Hocaların istediğini yerine getiren oyuncular oynar. Geçmişi için Mesut’u getirmedik. Olmadı tutmadı. Canı sağ olsun. Allah yolunu açık etsin” açıklamasını yaptı.
-Gustavo benim için son derece örnek bir oyuncu. İlk 2 senesi çok iyiydi. Keşke bizde şampiyonluk yaşasaydı. Bizden küçük bir maliyetle ayrıldı” ifadelerini kullandı.
-Kadromuzun yabancı sayısı şişkin. 7-8 kişi ayrılacak. 3 kişi daha gelecek. Kadroda tutmak istediğimiz oyuncular var. Birkaç isme büyük ilgi var. Ekonomik açıdan geri çevrilemeyecek olanlar var.
-Genç taraftarlımıza söylüyorum. Çok çabuk sazan oluyorsunuz, galeyana geliyorsunuz. Hocayı tartışmaya başladılar şu an. Uyanık olun satır arası okuyun dedim ama görüyorum ki kaosa gitmeye müsait bir camia olduk. Bu konuda gençlere kendilerini sorgulamalarını istiyorum.”
-Dinamo Kiev maçında oynadığımız futbol müthiş heyecan vericiydi. Keşke kötü oynasaydık elenmeseydik. Bu sene muhteşem olacak diye inanıyorum” şeklinde görüş belirtti.
-Dinamo Kiev maçındaki tezahürat bana göre yakışıksız bir tezahürattı, ereksiz bir tezahürattı. Fenerbahçe kimliğinden uzak bir tezahürattı ama ne yapmamız gerekiyor. İnsanların ağzına fermuar mı kapatacağız. Niye oldu o tepki? Maçtan önce Türkiye’de bir takımda eskiden oynayan bir kalecinin maçtan önce eski kulübünün sembolünün işaretini yaparak germeye başladı. Gol geldi tam bizim önümüzde aynı oyuncu yedek kulübesinden fırlayarak öyle hareketler yaptı ki Aldığımız görüntülerde bariz bir tahrik var. Hatta Lucescu yanına çağırdı ve oyuncuya bağırıp çağırdı. Lucescu tezahüratı protesto etmek için toplantıya katılmadı.
-Türkiye’nin de Fenerbahçe’nin de bu savaşla ilgili duruşu nettir. Biz kimsenin yanında değiliz. Savaşa karşıyız insanlığın yanındayız. Bizde Rus sporcu da var, Ukraynalı sporcu da var. Fenerbahçe’yi savaş sempatizanı olarak göstermeye çalışarak siyasi vuruşa dem vurmaya çalışanlara Fenerbahçe ağır gelir.
-Ukrayna’nın Dış İşleri Sözcüsü’nü kınıyorum. Büyükelçi yönetim kurulu ile temasa geçmiştir. ‘Bu konuyu çok da kafanıza takmayın’ demiştir.”
-UEFA çifte standart uygulamamalı. Spor ile siyaset iç içe girmemeli. Spor tarih boyunca barış için kullanılmıştır. Burada da spor savaşın dışında tutulmalıydı. Bu ithamlara maruz kalmış bir kulüp başkanı olarak, UEFA mı karar verecek tribünlerde ne tezahürat yapılacağına. Orada yapılan tezahüratta ismi geçen kişiye küfür etsek madalya mı verecektiniz. Ne işi var bununla bunu karıştırıyorsunuz. Biz Fenerbahçe olarak son derece rahatsızız. Bize hakaret olduğunuz düşünüyoruz. Bu talihsiz savaşta taraf değiliz. İki ülkeden de sporcuya sahibiz. Bizi değerlendirirken böyle değerlendirin UEFA yetkilileri.”