KİTAP OKUMA ALIŞKANLIĞI

KİTAP OKUMA ALIŞKANLIĞI

Araştırmacılar tarafından, toplumumuzda kitap okuma oranının azlığı sürekli vurgulanıyor.
Niçin okuma tembelliği yaşıyor toplumumuz? Bunun nedeni sadece ekonomik mi?
Gerektiğinde, kitap almanın dışında, paramız her şeye yetmiyor mu? Ya da yettirmeye çalışmıyor muyuz?

Üstelik kütüphanelerden yararlanarak, kazanabiliriz bu alışkanlığı. Kütüphanelerden yeterince neden faydalanamıyoruz?

Okumayı nasıl sevdirebiliriz çocuklarımıza? Sürekli, okumalarını söyleyerek mi? Ya da okullardaki Türkçe-Edebiyat öğretmenlerinin verdikleri kitap okuma, özet çıkarma, kitap inceleme ödevleriyle mi?

Bu yöntemlerin hiç de etkili olacağını sanmıyorum. Bence, önce çocuklarımıza bizler, okuduğumuz kitaplarla örnek olacağız ailece.

Çocuklar evlerde bizim kitap okuduğumuzu görmeli, izlemeli… Nasıl zevk aldığımıza, mutlu olduğumuza, hoşça vakit geçirdiğimize, yeni bir kitaba sahip olmakla her şeyi unuttuğumuza şahit olmalılar.

Yeni bir kitabın, o mis gibi matbaa kokusunu içimize sindirdiğimiz zamanki mutluluğu görerek yaşamalı çocuklarımız.

Evinde, çocuklarının yanında tek bir gazete okumayan anne-baba çocuklarına okuma konusunda, iyi bir örnek olamaz; onları eğitemez.

Çocuklarımızı, gençlerimizi eğiteceğimiz her konuda, önce o konunun uygulayıcısı olmalıyız.
Türkçe derslerinde öğrencileri kitap okumaya alıştırmak için, ‘en çok kim kitap okuyor’ diye listeler tuttum. Önde gidenlere hediyeler aldım. Odalarına asmalarını ve uygulamalarını istediğim, içinde okuma saati de olan, çalışma planları yaptım. Lisede ise maalesef geç kalınıyordu bu alışkanlığı kazanmak için. Kitap okumayanlar da paragraf sorularını çözmekte sorun yaşıyorlardı. Onların bu sorunlarını çözmek için, paragraf soruları hazırladım. Bu sorular seçeneksizdi.

Konu, ana fikir, yardımcı fikir, düşüncenin akışını bozan cümleleri bulmalarını istedim. Her gün en az on beş paragraf sorusu çözdüler. Önce zorlandılar, paragrafları derslerde tek tek açıklayarak, anlamalarını sağladım. Anladıktan sonra zaten soruları cevaplıyorlardı. Daha sonra seçenekli

paragraf sorularını çözdüler. Bu uygulamanın çok faydasını gördük. Geç kalınan okuma alışkanlığını, okul ve dershane öğretmenliğimde bu metotla gidermeye çalıştım.

SÖZÜN ÖZÜ: Kitap okuma alışkanlığını çocuklarımıza küçük yaşta vermeliyiz. Tıpkı ‘Ağaç yaşken eğilir.’ sözü gibi, kitap okuma alışkanlığı da ‘küçük yaşta’ edinilir.

Fevziye TURAN /kentekrani