Andımız…

0
Andımız…
 
Danıştay, hepimizin bildiği “Öğrenci Andı”nı kaldırdı.
Sabrınızı zorlamayı göze alıyorum.
Kararın amacını ve gerekçelerini açıklamaktır yapmak istediğim.
Önce süreci özetleyelim;
1 . İlk başta MEB , uzun bir süre önce andımızla ilgili yönetmeliği iptal etti.
2 . Sonrasında Danıştay 8. Dairesi, yapılan bir itiraz üzerine MEB ‘in yönetmeliği iptal eden kararını bozdu. Yani okullarda andımız eskisi gibi okunabilecekti.
3 . Ardından, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu , Danıştay 8. Dairesinin öğrenci andını kaldıran MEB yönetmeliğinin iptal edilen kararını bozdu.
4 . Sonuca gelirsek ; Bu kararın ardından okullarımızda “Öğrenci Andı” okunmayacak.
Bu son durum hakkında siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama ben andımızda geçen bazı sözcüklere ve anlamlarına takıldıklarını düşünüyorum.
Örnek olarak “Doğruyum” ne demek? Doğru olmayı doğru bulmayan mı var?
Çocuklarımıza “yanlış” olmayı mı öğütlemeliyiz?
Bu sözcüğe kim ve neden takılabilir?
Çalışkanım” kimi ve neden rahatsız eder? “Tembelim” daha mı uygundur birileri için?
Yan gelir yatarım , herkes bana çalışır, üretmem, hazırdan yerim daha mı doğru birileri için?
Ilkem, küçüklerimi korumak” da neye takıldı acaba MEB bürokratları?
Tümü eğitim kökenli insanlar küçüklerin korunması gerektiğini bilmezler mı ?
Acaba kimleri korumak gerekir?
Yanlış ya da gereksiz olan nedir?
Büyüklerimi saymak” belki de en çok takıldıkları yerdir.
Birilerinde küçüklerin korunmadığı ve büyüklerin sayılmadığı bir toplum özlemi olabilir mi?
Hiç sanmıyorum.
Belki “bazı büyüklerimi sayarım” mı daha uygun geldi birilerine?
Yurdumu, milletimi, özümden çok sevmektir.” 
Bu cümle acaba kimi ve niçin rahatsız ediyor. Yurdunu ve milletini, özünden daha az seven birilerimi var?
Yani “önce özüm, önce ben” diyen biri mi var?
“Ülküm, yükselmek , ileri gitmektir” 
Belki de en çok buraya takılıyor birileri.
Bu ileri gitmek ne demektir acaba?
Aksine geri gitmeyi isteyen ve bunu doğru bulan birileri mi var?
“Ileri gitmek” acaba çok eleştirmek, haddini aşmak olarak mı algılanıyor?
Hani çok kızınca “Çok ileri gittin” gibi bir birşey mi acaba?
 
“Ey büyük Atatürk” hitabında bir sorun yoktur sanıyorum. Var mıdır acaba?
“Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime”    
Belki de sıkıntı burada.
Birilerinin başka hedefler mi var acaba?
Acaba başlangıçtaki, “Türküm” ve sondaki “Ne Mutlu Türküm diyene” bölümü mü birilerinin canını sıkıyor?
Belki..
Gelelim son söze ;
MEB , “Öğrenci Andı” davası sırasında Danıştaya şu resmi savunmayı vermiş:
“Öğrencilerin hergün  papağan gibi tekrarlayacakları sözler yerine…..her sabah öğrencileri sıraya sokup….andımız kaldırılarak toplumumuzun geçirmiş olduğu sosyo-kültürel değişimler neticesinde öğrenci andında yer alan ifadelere dair yanlış anlaşılmalara sebep olacak yaklaşımların önüne geçilmesi amaçlanmıştır.”
Ne gerekçe ama !
Kim yazdı acaba bu gerekçeyi.
Nasıl olmasını istiyordu acaba?
Yıllarca okuyan öğrencilerden biriydim.
Hiç bir zararını görmedim.
Gören olduğunu da sanmıyorum.

Cihat ŞENER/Eğitimci-Yazar

 

CihatŞENER/kentekrani

Youtube Kanalına Abone Olmak İçin Tıklayınız 

www.kentekrani.com 16 Mart 2021

Yazarın Tüm Yazıları