Fibromiyalji nedir? 

Fibromiyalji , kronik yaygın ağrı ve yorgunluk,sabah tutukluğu, uyku bozukluğu, kognitif fonksiyon (öğrenme, dikkat, hafıza ) bozukluğu ve depresif ataklar gibi birçok semptomun yer aldığı bir klinik tablodur . Fibromiyalji  sıklıkla 30-50 yaş arası kadınları etkiler ve yapılan çalışmalarda prevalans tüm populasyonun %1-4’ü arasında saptanmıştır.  Kadınlarda erkeklere nazaran yaklaşık 2 kat olup ve beyaz ırkta görülme oranı daha sıktır. Yaygın vücut ağrıları , uyku bozukluğu, vücudun belirli anatomik bölgelerinde hassasiyet (hassas noktalar), kronik yorgunluk, subjektif şişlik gibi semptomların eşlik ettiği bir durumdur .  Hem fiziksel hem psikolojik bozukluğa yol açması nedeni ile de kişinin yaşam kalitesini kötü yönde etkiliyor.

Tarihçesi:

Fibromiyalji hastalığı Froriep tarafından 1843 yılında ilk kez romatizmal bir durum olduğu ve kasta ağrılı noktalarla birlikteliği tarif edilmiştir . “Fibrozitis” terimini “Sir William Gowers “ 1904 yılında kullanmıştır. Geçtiğimiz yıllarda fibrozitis kimine göre kas ağrısının en yaygın nedeni olarak , kimine göre ise “gerilim” ya da “psikojenik romatizma”nın bir belirteci olarak değerlendirilmiştir.

Türkiye’de yılda  100.000 den fazla kişiye tanı konulmakta ve bu sayı her geçen gün giderek artmaktadır. Fibromiyalji erişkinlerin yaklaşık %2’sinde görülür ayrıca FM görülme sıklığı yaşla birlikte artmakta ve 60 yaş üzerindeki kadınlarda %7’lere ulaşmaktadır.

Hastalarda depresyon hali, yorgunluk hissi, sabahları dinlenemeden uyanma, uyku kalitesinde bozulma , konsantrasyon bozukluğu, birşeyler öğrenmede güçlük, vücüdun belli noktalarında ağrı şikayetleri bulunur.

Hastalıkta rol oynayabileceği düşünülen bazı biyokimyasal,  psikolojik , nörohormonal, santral sinir sistemi, immünolojik ve çevresel faktörlere ait kanıtlar bulunmuştur. Bu yüzden  Altta yatan genetik faktörler, çevresel faktörler, psikolojik etkenler , fiziksel veya duygusal travmalar sorumlu tutulmaktadır.

Tedavi ilaçsız (Nonfarmakolojik ) ve ilaçlı tedavisi  şeklindedir. İlaçsız tedavi  de aerobik egzersizler, güçlendirme ergersizleri, fleksibilite egzersizleri, yoga, Tai Chi, Qigong gibi egzersiz önerileri ve fizik tedavi de hastalara uygulanan bazı modaliteler yer alırken,   İlaç tedavisi olarak SNRI grubu antidepresan iraçlar ve antikonvülzan grubu ilaçlardan yararlanılır ve hasta takibe alınır.