ABD’li bilim insanları, insan beyin dokusunu temsil eden organoidleri Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) gönderdi ve sonuçlar herkesi şaşırttı.
Deneyde, düşük Dünya yörüngesinde bir ay geçiren bu mini beyin yapıları, hem sağlıklı kaldı hem de Dünya’da yetiştirilen benzerlerine kıyasla daha hızlı olgunlaştı.
Bu sonuçlar, etkiler yalnızca astronotların sağlığı için değil, Dünya’daki tıbbi araştırmalar açısından da büyük önem taşıyor. Mikro yerçekimi ortamı, hastalık modelleme ve ilaç geliştirme çalışmalarında yeni kapılar aralıyor.
ISS Ulusal Laboratuvarı’ndan moleküler biyolog Davide Marotta liderliğindeki ekip, özellikle nörodejeneratif hastalıklarla bağlantılı sinir hücrelerinin mikro yerçekiminde nasıl etkilendiğini araştırmak için yola çıktı.
Araştırmada, sağlıklı bireyler ve multipl skleroz (MS) ile Parkinson hastalığına sahip kişilerden alınan hücreler, laboratuvarda yeniden programlanarak sinir hücrelerine dönüştürüldü. Bu hücreler, beynin bağışıklık sistemi hücreleri olan mikroglia içeren organoidler oluşturdu.
Organoidlerin bir kısmı Dünya’da bırakılırken, diğer kısmı özel kriyo tüplerinde ISS’ye gönderildi.
Uzayda geçirilen bir ayın ardından geri getirilen organoidler, Dünya’daki kontrol grubuyla karşılaştırıldı.
Uzayda gelişen organoidlerin daha hızlı olgunlaştığı, ancak hücre çoğalmasının daha yavaş olduğu tespit edildi. Ayrıca, Dünya’daki organoidlere kıyasla stresle bağlantılı genlerin daha az ifade edildiği ve beklenenden düşük iltihaplanma gözlendi.
Bu durumun, mikro yerçekimi ortamının insan kafatasındaki koşullara daha yakın olmasından kaynaklanabileceği düşünülüyor. Loring, “Uzayda bu organoidler, beyne daha çok benziyor. Kendi mikro evrenlerini oluşturuyorlar” diye ekledi.
Araştırmacılar, bir sonraki hedefin Alzheimer hastalığından en çok etkilenen beyin bölgelerini incelemek olduğunu belirtti. Ayrıca, sinir hücrelerinin uzayda birbirleriyle nasıl bağlantı kurduğunu anlamak için yeni deneyler planlanıyor.