Bilim insanları tüm çalışmalarında görme duyusu ile elde ettiği verileri diğer duyu verilerinden daha önemli bulmuşlardır.
Işık, görebilmenin olmazsa olmazıdır. Evrendeki hız sınırıdır, doğanın sırlarının çözülmesini sağlamıştır. Bu bağlamda, ışık göze değil, göz ışığa yönelir.
Tıpkı yüz bir yıl evvel kurulan cumhuriyet gibi.
Tıpkı Türk Kurtuluş Mücadelesi’nin başlangıcı sayılan 19 Mayıs 1919’dan 29 Ekim 1923’e kadar yaklaşık 4,5 yılda kurulan, 20.yüzyıl mucizesi Türkiye Cumhuriyeti gibi.
Onur duymak, gururlanmak ve sevmek gerek.
Çünkü göz, gördüğünü değil, sevdiğini görür.
Tarihin olağan akışında benzeri görülemeyecek olan bu cumhuriyeti gerçekten görmek ve sevmek gerek.
Sevmek için ışığa yönelmek, her aşamasında Mustafa Kemal Atatürk’ü görmek gerek.
Cumhuriyetin çok özel bir sesi, kokusu, tadı ve teni var.
Sonsuza kadar birinin bile eksikliğini yaşamadan;
Duymak,
Koklamak,
Tat almak,
Dokunmak gerek.
Sadece ülkesini değil, evreni de kavrayan, sorgulayan ve değiştirebilen çağdaş bir insan gibi.
Mustafa Kemal Atatürk’e şükran ve minnetlerimle…
Bayramınız kutlu olsun…
Saygı, sevgi ve inançla,
Kemal Yalnız