İŞTE ASIL VAHİM TABLO!

0

“Ölürsem beni kim yıkayacak?” Asıl soru bu mu? Yoksa “Yaşarken beni kim doyuracak?” sorusu mu? … İşte dünya ikinci soruya kafa patlatıyor.

Evrenin küçük mavi noktası gezegenimiz hızla yok oluşa doğru yuvarlanıyor.

Pek çok canlı türünü yok eden insanların nüfusu yakında dokuz milyara dayanacak. İnsanlığın her zaman sorunu yeterli gıda ve sağlıklı içme suyuna erişimdi. Bu durum yıllar itibariyle artarak sürüyor.

Tarım ve bu sektörü destekleyecek teknoloji, özellikle gelişmiş ülkelerin kafa patlattığı bir üst gündem başlığı.

Ancak tarımla uğraşacak birileri lazım. İşte o birilerinin sayısı dünya genelinde azalıyor. Bizde durum daha kötü.

Tarım yapan insanlar yaşlanıyor, gençler tarımdan kaçıyor.

Örnek verelim; Dünya orman varlığının önemli bir bölümüne sahip Kanada, çiftçi sayısının yüzde 40 azalacağını hesaplamış ve 30 bin acil çiftçiye ihtiyacı olduğunu dünyaya açıklamış.

Avrupa Birliği’ne üye ülkeler 40 yaşını geçmemiş çiftçilere doğrudan gelir ve yatırım destekleri şeklinde bütçe ayırıyor.

ÇİFTÇİ SAYISINDA BÜYÜK AZALMA VAR

Elin oğlunda durum böyle… Bize gelince; Türkiye Ziraat Odaları Birliği kayıtlarına göre, ülkemizde erkek çiftçilerin yaş ortalaması 57,7, kadın çiftçilerin yaş ortalaması 60,1, kayıtlı toplam çiftçilerin yaş ortalaması ise 58,1… Ayrıca; kendi kendine yeten ülke lafı artık çok gerilerde kaldı. Tohum, gübre, ilaç, traktör, mazot gibi girdilerin yanı sıra buğday, mısır, pamuk, soya, ayçiçeği, bitkisel yağlar ve hayvansal üretimde ithalata bağımlıyız.

TÜİK verilerine göre 20 yıl önce ülkede 21 milyon dönüm tarım arazisi vardı. Şu an bu, 17 milyon dönüme düşmüş durumda.

Sosyal Güvenlik Kurumu verilerine göre de çiftçi sayısındaki azalma dünya listesinde üst sıralarda… Türkiye’de 2009 yılında bir milyon 16 bin 692 çiftçi varken, bu sayı 2021’in Haziran ayı itibarıyla 541 bin 346’ya düştü.

Oysa ülkemizin binlerce Sencer Solakoğlu’na ihtiyacı var.

İşin temelinde ne var? Türkiye aslında Köy Enstitülerinin kapatılmasını, kooperatiflerinin önüne engel çıkarılmasını ve devlet eliyle yönetimlerine çökülmesinin acısı çekiyor.

Tarım meslek liseleri de önemli bir ayrıntı. Ülkemizde dört binden fazla İmam Hatip Lisesi varken, tarım liselerinin sayısı 144… Bu okulların tamamının da tarımla ilgili olduğu söylenemez.

TOPRAK ANA

‘Toprağı sevmek ve saygı duymakla başlamalı’ diyor işin uzmanı… Çocuklar, tükettiğimiz gıdaları sofraya nasıl geldiğini bilmeli, küçük yaşta bahçeyle uğraşırsa, meyve toplarsa çok farklı bir nesille karşılaşırsınız. Tarımda dünyanın önde geleni Hollanda’nın yaptığı budur.

Bizde ise son 20 yılda genç beyinler hayatın gerçeklerinden koparılıyor veya ‘kolaycılık’ bir metot olarak dayatılıyor.

Mesela bir sınavda şöyle bir soru sorulmuş; “Bir sütçü, litresi 75 kuruştan aldığı süte ¼ oranında su ilave ederek litresinin 74 kuruştan satmaktadır. Buna göre sütçünün karı yüzde kaçtır?”

Sosyal medyada şu yorum yapılmış bu soruya; ”Ahlaksızlığın sınav sorusu olduğu bir memlekette ahlaklı nesiller yetiştirmeye çalışmak…”

İşte sözün bittiği yer burası…

Cengiz ERDİL/Gazeteci

CengizERDİL/kentekrani

Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 16 Şubat 2025