Site icon Kent Ekranı

GÜZEL GÜNLER YAŞAMA HAKKINA SAHİP OLMA UMUDU

Bir süredir nispeten sakin gibi duran çevremiz, bir kez daha kan ve ateşe büründü.

Üstelik bu kez savaş(lar)ın genişleme eğilimi önceki dönemlere göre daha büyük görünüyor.

Öyle ki, artık aynı derecede yüksek dikkat verilmesi gereken çatışma bölgeleri, bir’den çok fazla.

Hepsi birbirinden tehlikeli, düşüncesiz ve insafsız görünüyor .

Nükleer silahların kullanılabileceğinden kahve muhabbeti gibi söz eden devlet yöneticilerinin ortaya çıktığı Ukrayna, coğrafi olarak hemen tepemizde; çatışmalar hız kesmiyor.

Bu kez de HTŞ gibi, Türkiye dahil bütün ülkelerin terörist dediği “selefi cihatçı” diye adlandırılan aşırı dincilerin hükümet güçlerine karşı üst üste “başarılar” kazanıp kentleri ele geçirmeye başladığı Suriye dibimizde. (Suriye’de ne olup bittiğini, kimin kimden yana kime karşı olduğunu şimdilik pek bilen yok. Sağolsunlar her şeyin uzmanı(!) TV yorumcularımız var güçleriyle işlerine geldiği gibi bizi aydınlatmaya çalışıyorlar!)

Şimdilik bir ateşkes’le durulmuş görünen, lakin yakın tarihte hep olduğu gibi İsrail’in insanlık dışı saldırılarına bahane teşkil eden  Hizbullahın mesken tuttuğu , yaşadığı iç savaşların bir tekinin bile yaralarını saramayan Lübnan Suriye’nin bitişiğinde.

Ve bütün bu coğrafyanın en bahtsız ülkesi, kendine ait toprakları üzerinde devletini kurmasına, insanca yaşamazına izin verilmeyen, bitişiğindeki İsrail’in halkı üzerinde, soyu tamamen kurutulana kadar katliamlar yapma girişimlerinin yaptırımsız kaldığı “bizim sevgili Filistin’imiz”in durumu malum.

Irak başka dertlerle boğuşuyor, İran -sanki yapmasına izin vereceklermiş gibi- Suriye’ye Ordu göndermekle tehdit ediyor.

Çatışmalar her birinde sürüyor, insanlar asker sivil demeden ölüyor. 

En büyük zararı her zaman olduğu gibi çocuklar görüyor.

Yalnızca ölümden ya da fiziksel yaralardan ibaret değil çocukların gördüğü zarar.

Kurtulsalar da yaşadıklarının yol açtığı travmalarla büyüyecekler.

Gözlerinin önünde hayatlarından çıkan anne-babalarının, yakınlarının, arkadaşlarının yalnızca yasını tutmayacaklar.

Hiçbir şeyden habersizken, yaratılan bu kaos ortamlarında hiçbir sorumluluk taşımıyorken, bu olanlardan dolayı düşman gördüklerine karşı diş bileyecekler, kin tutacaklar.

Sorunlu delikanlılar olarak belki de kimi okyanus ötesinden, kimi Avrupa’dan gelen ve insanları aldatmalarıyla ünlü  “yabancıların” çıkarlarına hizmet eden terör gruplarına katılacaklar.

Yüz yılı aşkın süreden beri yabancıların  bölgedeki kaynak paylaşımı için döndürülen bu çarkın dişlisi olmaya özendirilecekler.

Bir kısmı o yola sapacak belki de.

 Sapmayıp onuruyla vatanları için mücadele etmek isteyenler, gelecekteki yeni saldırıların hedefi olmaya devam edecekler.

Ta ki aslında kendilerine ait olan ama barbarca ellerinden alınan kaynaklar tamamen tükenene kadar.

O “yabancılar”, işte o zaman çekip gitmek isteyecekler buralardan.

Geride bıraktıkları bölgesel enkazdan hiçbir vicdani sorumluluk duymadan!

Kendi askerleriyle ya da örgütleyip kullandıkları, bir kısmı sonradan kendi başlarına da dert olan terörist grupların ve çıkarlarını cebir ve şiddetle, katliamlarla temsil eden soykırım suçlusu İsrail hükümetinin cinayetlerinin hesabını vermeden!.

Çok uzaktaki ülkelerine dönüp, kanlarını  döktükleri masum insanlardan çaldıklarıyla kurdukları konfor ortamlarında, söylediklerinin bir kelimesine bile inanmadıkları insan hakları, demokrasi nutukları atmayı düşleyecekler!

Sütten çıkmış ak kaşık gibi!

Bunları planlıyorlar geleceğe yönelik olarak.

                        X       X        X

Ancak, savaşlar her zaman çıkaranların taktik ve stratejik hesaplarına uygun sonuçlanmaz; gün gelir yapılan planlar ters teper.

Zira, dünya tarihinde uluslararası zorbaların işgal ettikleri yerlerden kurtuluş mücadeleleriyle def edildikleri, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu pek çok ülke var.

Uzak Asya’da, Afrika’da, Güney Amerika’da çoğu “yabancı güçlerin” tezgahladığı darbelerle  ele geçirilip baskı ve zulüm görmüş bir çok ülke, bu boyunduruktan kurtulmayı başardılar.

Geriye büyük acılar, travmalar, haksızlıklar da kalsa, hiç olmazsa bundan sonraki kuşakların daha iyi koşullara ulaşması için umutları var artık.

Bizim de içinde bulunduğumuz ve her yanımızdaki savaşın dehşetini iliklerimizde hissettiğimiz coğrafya, güzel günler yaşama hakkına sahip.

O hakkın elde edileceğine dair umut, elbet bir gün insanların yüreğinde, kendi çocuklarının geleceği adına doğacak, buna ben de inanıyorum, inananların sayısı da hiç az değil.

Coşkun KARTAL

Exit mobile version
toto slot 4D
EDCTOTO
ROGTOTO
toto slot 4d
EDCTOTO
situs toto slot 4D
toto togel
toto slot
TOTO TOGEL
EDCTOTO
togel toto slot 4D
situs toto 4D slot
situs toto
ROGTOTO
EDCTOTO
toto togel
EDCTOTO
ROGTOTO
ROGTOTO
ROGTOTO
ROGTOTO
ROGTOTO
ROGTOTO
Hongkonglotto
Hongkong lotto
lottto
Sydneylotto
Sydney lotto
lottto
ROGTOTO
ROGTOTO
bandar toto togel 4D
bandar togel
toto togel
toto 4D
toto
4D
situs toto
toto macau
toto
ROGTOTO
situs toto togel resmi
bandar situs toto macau terpercaya
bandar togel terpercaya
situs toto togel resmi
bandar togel terpercaya terbesar
situs toto terpecaya
situs togel resmi toto
togel situs toto
SAPITOTO
SAPITOTO
situs toto togel
situs togel
toto togel
situs toto
togel
toto
situs toto togel
situs toto
situs togel
toto
togel
situs toto togel
situs toto
situs togel
toto
togel
togel
situs togel resmi toto
situs togel
toto
bandar togel
togel terpercaya
bandar togel terpercaya
ROGTOTO
ROGTOTO
situs togel 4d
Togel Online
rogtoto
situs toto
situs togel
ROGTOTO
ROGTOTO
ROGTOTO
ROGTOTO
ROGTOTO
TOTO TOGEL
toto slot
toto slot
SAPITOTO
situs toto slot 4D
situs toto slot 4D
ROGTOTO
ROGTOTO
toto togel
ROGTOTO
situs toto slot 4D
toto slot
toto slot
ROGTOTO
Situs Toto Slot 4D
situs toto
ROGTOTO
SAPITOTO
Slot Gacor
Slot Gacor Resmi
Slot Gacor Bet 200
Slot gacor Terpercaya
Slot Online
slot gacor maxwin hari ini
slot gacor hari ini 2024
situs slot gacor gampang menang
slot gacor gampang menang
slot gacor
TOTO SLOT
SLOT88
slot online
slot gacor
SLOT GACOR
Slot88