“Geçmişteki cinayetler mertçeydi”
Meral Akşener
Yukarıdaki sözler; bir anneye, bir tarihçiye ve bir parti genel başkanına ait.
Ne tanrı ile insanlar arasındaki ilişkileri düzenleyen dinsel kurallarda ne de adına hukuk denilen çağdaş normlarda cinayetin mertçesi, namertçesi yoktur.
Cinayet adam öldürme fiilidir ve bu fiilde bulunan kimse canidir…
Olaya biraz tersten, annelerin gözü ile bakalım;
Doğumun kadınlar için bedenlerinin doğal bir süreci olduğunu, her kadının annelik anında çok benzersiz, ulvi duygular yaşadığını biliyoruz.
Anneye asır gibi gelen doğum sürecinin, bebeğin kucağa alınmasıyla bittiğini de gözlemliyoruz.
Yoğun sevgi, koruma ve bağlılık duygusu annenin bu dönemdeki en etkili ilacı oluyor.
Siz, aslolan yaşamak olmasına rağmen cinayetin mertçe(!) olanından bahsediyorsunuz ya,
İşte o cinayetlerde, bir annenin sadece yoğun sevgisi ve bağlılık duygusu değil, beş duyusu da yok edilip, felç ediliyor.
Cebrail her zaman bir kurbanla yetişemiyor.
Öldürülenin yaşam hakkı, nedeni ne olursa olsun sonlandırılıyor.
Bir orman gibi yaşamak varken, kaç tane mavi atlas döşeli beşik sahibiyiz ki, onu da mertçe(!) yok edelim!
Nice yaşlara büyük usta.
121. Yaş günün kutlu olsun…
Benim oğlan
dünyaya geldiği zaman,
çocuklar doğdu Anadolu’da,
Mavi gözlü, kara gözlü, ela gözlü bebeklerdi.
Bitlendiler doğar doğmaz
kim bilir kimi sağ kalır mucize kabilinden
Benim oğlan
benim yaşıma bastığı zaman
ben bu dünyada olmayacağım,
ama harikulade bir beşik olacak dünyaya,
siyah,
beyaz,
sarı,
bütün çocukları sallayan
mavi atlas döşeli bir beşik.
Bu bağlamda kaybettiğimiz;
Aydınlar,
Eğitimciler,
Sanatçılar,
Kamu görevlileri,
Askerler,
Emniyet görevlileri,
Yazarlar,
Yaşamın normal akışından canice kopartıldılar.
Matemi ailelerince tutulurken, toplumsal travma halen sürdürülmekte.
Bu nedenle;
Ölümün mertçesi, namertçesi olmaz.
Ölümün doğalı olur.
Gerisinin vebali çok ağır olur.
Saygı, sevgi ve inançla.
Kemal YALNIZ
Kemal YALNIZ/kentekrani
Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız
www.kentekrani.com 21 Ocak 2024