YENİ YIL UMUTLARI ÇOKTAN BUHAR OLDU

0

YENİ YIL UMUTLARI ÇOKTAN BUHAR OLDU

2023 nasıl geçti? Bana sorarsanız, delip de geçti… Toplum olarak ekonomik sorunlarla boğuşurken, savaşlar coğrafyasının kaderinin değişmediği günleri de yaşıyoruz.

İyi tarafı da var… 2023 umutların hem kırıldığı hem de yeşerdiği bir yıl oldu denilebilir.

Umutları kıran olaylar silsilesi malum… Toplumun her kesimi yoksullaşma sürecinin içine girdi, artık açlık çizgisi dipten gelen dalga misali; yukarılara doğru çıkıyor. Sokakların her yerine girip çıkan bir haberci olarak şunu söyleyebilirim; şikayetçi olmayana rastlamadım. Emeklisi, işçisi, esnafı dert küpü.

Umut veren ise devletin unuttuğuna halkın sahip çıkmasıydı. Cumhuriyet’in 100. Yıl coşkusu, meydanları cadde ve sokakları sardı.

Ben bu heyecan dalgasında gençlerin öyle büyük büyük adamlar gibi sahte ifadelerle değil, kurtarıcı ve kurucuya SAHİCİ sahip çıkmalarından gurur duydum.

Ne yaparlarsa yapsınlar, medyalarından yalanlar fışkırmaya devam etsin, bu toplumun gönlünden ve beyninden “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir” diyen ATATÜRK’ü silemeyecekler.

Bu yıl çok ilginç bir yıl oldu. Dolandırıcılarla dolandırılanları konuştuk durduk. Aziz Nesin’e bir kez daha hak verdik. Zihince lümpen ünlü futbolcularının nasıl üç kağıda geldikleri konusunda medya bombardımanına tutulduk, yine altyapısı incelemeden yapılan “bakın sizin başınıza gelmedi; sevinin” laflarıyla asgari ücretimizi, emekli maaşımızı çarpmadıkları için mutlu olduk!

Dolandırıcıların bazıları, sadece buz üstünde kalanları ve görgüsüzleri çarşafa dolandılar; asıl suçlular, ya yurtdışından ya da korumalı villalarından bizleri gülerek izliyorlar. Şunu da merak ettim; dolandıranları da dolandıran varmış; tefeciler… Kim bu tefeciler? Nedense hiç öğrenemedik… Kara para aklayanlar da herhalde devletin arşivinde gizli!

Büyük Akdeniz Depremi’ni, TİP Milletvekili Can Atalay’ın başına gelenler üzerinden Anayasa tartışmalarını ve genel ve kişiye özel seçimleri ‘es’ geçemeyiz. 2023 yürek yakan izler bıraktı diyebiliriz.

Televizyonların kanalizasyon sistemleriyle birlikte aktıkları bir yılı daha geride bıraktık. Beyin yıkama fırtınasına siper olan, lağım gölünde çiçek adacıkları gibi biten bir avuç program dışında yayıncılığın dibe vuruşunu hep birlikte izledik.

Herkesin yeni yılını kutlamaya gerek yok… Zaten bazıları ‘sevmiyorum bu kutlamaları’ ayağına yatar… Ama umut var ya o umut, fakirin yine ekmeği… Adalet arayanlar, hapishanelerde ve asansörlerde mahsur ve mahzun kalanlar, kesilen ağaçlara sarılıp ağlayanlar, gözyaşları kuruyan gölleri ıslatanlar, işsiz güçsüz dolaşıp cebindeki son parayla sokak kedilerini besleyenler, akşam saatlerinde pazar alış verişine çıkanlar, şiddete uğrayan kadınlar, tacize uğrayan ve çalışan çocuklar… Liste uzayıp gider…

Umut bitmesin ama kötü bir haberim var… 2024 yılı da iyi geçmeyecek.

Bazen sayfa sayfa yazacağına bir şiirle derdini anlatıver diyorum ve Nazım Hikmet’in şu dizelerini paylaşıyorum.

“Annelerin ninnilerinden
spikerin okuduğu habere kadar,
yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı,
anlamak, sevgilim, o, bir müthiş bahtiyarlık, anlamak gideni ve gelmekte olanı”

Cengiz ERDİL/Gazeteci

CengizERDİL/kentekrani

Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 31 Aralık 2023

Yazarın Tüm Yazıları