Ali Koç: Bir maçta tezahürat olunca, Fenerbahçe vatan haini, şöyle, böyle… İnsanları kışkırtıyorsunuz, yapmayın

0
Ali Koç: Bir maçta tezahürat olunca, Fenerbahçe vatan haini, şöyle, böyle… İnsanları kışkırtıyorsunuz, yapmayın

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, Kadıköy’de oynan Konyaspor maçında Fenerbahçe taraftarının “hükümet istifa” sloganları sonrası yaşananlar üzerine konuştu.

Koç, “Cumartesi maçta stadyumda bir protesto yaşandı. Bu protesto konusunda da bize saldırıldı. Biz devlete düşmanmışız, şu bu. Bu iş çok sakat bir yere gidiyor. Kardeşin kardeşe kırdırılacağı bir yere gidiyor” dedi.

Kayserispor ile oynanacak olan karşılaşma öncesi Fenerbahçe taraftarına getirilen deplasman yasağına tepki gösteren Koç, “Kayseri mahkemesi dün verilen yürütmeyi durdurma kararını reddetti. Bunun hukukla falan ilgisi yok. Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak utanıyorum. Bir Valilik nasıl böyle savunma yapar, nasıl böyle savunma yapan avukat tutar, inanılır gibi değil” diye belirtti.

Ali Koç’un açıklamasında öne çıkanlar şöyle:

“Bir gece önce Kayserispor’a yasak geleceği söyleniyor. Süreçte birileri yalan söylüyor. Bir nebze biliyorum. Her şeyi açıklayacağım, belki hepsini bugün değil. Siyasetinden, yerel idarelere kadar… Bildiklerimi anlatacağım. Açıklamayı Kayserispor mu yazdı bilmiyorum. Her şeye rağmen hukukta hakkımızı aradı. Kayseri’de başvurduk, mahkeme hemen karar aldı. Kayseri Valiliği’nin savunması sonucu, mahkeme ilk kararın aksine başvurumuzu reddetti. Bu hukuki bir karar değil. Bunu birinci sınıf hukuk öğrencisi bile anlar. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, bu karardan utanıyorum. Bir Valilik nasıl böyle bir savunma yapabilir? Nasıl böyle bir savunma yapan avukat tutabilir? Akıllara ziyan.

Ne hikmetse en ağır ihlaller, hakem hataları Şubat-Mart ayları hep bizim başımıza geliyor. Son olarak bunu yaşadık. Bu bardağı taşırdı. Hükümet, devlet. Bütün kavramlar da kalıştı. Bir şey var, her şey Fenerbahçe aleyhine çalışıyor. 4 Şubat Cumartesi günü Yüksek Divan Kurulu Toplantısı’nda ‘Neden hep bize oluyor?’ dedim. Bir kulüp 8 senede, 3 kere son maçta şampiyonluk kaybediyor. Bu olabilir mi? Olamaz!

Maçta bazı protestolar oldu. Biz saldırıya uğradık, devlete karşıymışız. Ertesi gün Beşiktaş maçında aynı şeyler oldu. Statta infial oluştu. Sosyal medyadan mesajlar paylaşıldı. Bu tip mesajların infial yaratacağını çocuklar bile biliyor. İş çok sakat yere gidiyor. Bu iş kardeşi kardeşe kırdırır.

Hassas dengede en makul açıklamayı yapmak bizim işimiz. Bazı kulüpler kendisi açıklama yaptı, son derece siyasi açıklamalar. Biz Fenerbahçe olarak siyasi bir şey yapmıyoruz. Statta bir bölüm protesto yaptı. Kulüpler Birliği’nde kültür vardı, ortak açıklamayı herkes yayınlar. Biz de yayınladık, iki büyük kulüp saatler sonra yayınlayınca, biz kötü olduk. Bu kulübün DNA’sının ne olduğu açıkça ortada. Bir açıklamadan dolayı, bizim 5 senedir yaptıklarımız, duruşumuz sorgulanamaz. En çok kırıldığım nokta bu oldu.

Salı günü dedikodular geldi kulağımıza. Hemen Kayserispor Başkanı Ali Çamlı’yı aradım. Anlatacağım olaylar, Berna Gözbaşı olsa, yaşanmazdı. Başkana bu iddiaları sordum. Bu kararın yanlış olduğunu söyledi ve ‘Dün gece bize bilgi geldi’ dedi. Bu karar ortak alınmalıdır. Başkan ile konuştuktan sonra ‘Bu yanlıştan dönülmesi için gereken kişilere ulaşalım’ dedik. Çıkan tek şey ‘Böyle bağırıyorsanız, biz de sizi cezalandırıyoruz’ demek.

Ne yapacaksınız? Her maç stadı, sahayı mı kapatacaksınız. Ne yapmaya çalışıyorsunuz? Kime ne ders vermeye çalışıyorsunuz? Valiliği’nden açıklamasından vatandaş olarak utandım. TFF’yi aradık, onlar da yanlıştan dönülmesi için uğraştı. TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi aradı ve Kayserispor’un açıklamasını söyledi. ‘Olamaz, başkan ile bir saat önce konuştum ve tam tersi şeyler söyledi’ dedim. İnternete girdim ve baktım, daha yayına girmemişti. Tekrar Ali Çamlı’yı aradım. ‘Sorma’ dedi, anlatamıyor adamcağız. Belli ki bir şey var. İstihbaratları sordum, ‘Sorma, anla’ diyor ve dostluğumuzdan bahsediyor.

O zaman şifresiz maçlarda istediğiniz kulübün taraftarlarını almayın! Nasıl olsa evde izleyebilirsiniz! Sanki stada giden taraftarların evinde Digitürk yok! İnanan bir insan, böyle savunma yapmaz! Utanmadan bir de diyor ki, Beşiktaş – Ankaragücü maçı kararı örnek gösteriliyor. Bu insanların spor yakın olsa, ilk yarı Ankara’daki maçta tatsız şeyler oldu. Sonrasında iki kulüp deplasmana taraftar götürmeme kararı aldı.”

“Fenerbahçe olarak kızgınız, sinirliyiz. En büyük kızgınlığımızı da bu iş bilerek ve isteyerek, çıkmaza götürülüyor. Troller, belli başlı köşe yazarları bizi vatan haini gibi suçluyor. Fenerbahçe’nin söz konusu devletiyse, neler yaptığı ortadadır. Bir kısım FETÖ ile kol kola girdiğinde biz iyiydik… Onlar terörist grupla kol kolayken, biz mücadele ettik. Tekrar kaos mu istiyorsunuz? İki maçta bağırıldı, sanki ilk defa mı oldu? Olabilir, olgunlukla karşılamalısınız.

Böyle yaparsanız, üstüne gidilmiyor. Beşiktaş maçında polis girmiş, birini almaya çalışmış. Orada olay başka şeymiş, polisin de yapacağı bir şey yok. Siyasi tezahürat olmasın, istemiyorum ama hakaret ve küfür yoksa ben karışamam. Karışılırsa, ters teper!”

Siyaset girmesin diyorsunuz… Ben de tribünlerde siyasi söylem olmasın istiyorum. Tribünlerde zaman zaman yapılan tezahüratların ötesinde, siz siyaseti sporun içine sokuyorsunuz. Bir takımın şampiyonluk kutlamasında, dört tane bakan selfie yapınca siyaset olmuyor mu? Bir bakan çıkıp, ‘İnşallah X takım şampiyon olur’ dendiğinde siyaset olmuyor mu? Açıklama zorlaması gelince siyaset olmuyor mu?

Bir maçta tezahürat olunca, Fenerbahçe vatan haini, şöyle, böyle… Yok, öyle değil. İnsanları kışkırtıyorsunuz, yapmayın. Çok daha önemli konularımız varken bunu yapmanız çok yanlış.

Bizle böyle uğraşmayın! Yaptığınız haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizliktir! Yol yakınken bu yanlıştan dönün. Daha fazla üstümüze gelmeyin. Taraftarımızın içi yanıyor, benim de yanıyor ama takımı destekleyin.”