Başarı Denilince!
Dilek ve Temenni olarak kullanılan bir kelimedir Başarı..
Ama, gerçekten buna layık kaç kişi vardır bilinmez.
Ve daha da acısı sahiplenilmez.
Çünkü insan karakterindeki çıkarcılıkla, çeşitli sosyal aktivitelerle kamufle edilir.
Bir kesim ise, alıştığı rahat yaşam tarzına zarar gelmesin ister.
Bu nedenle yanlışı savunur ve rüzgara kapılıp sürüklenir gider.
Bizler için yaşam sürecini doldurmuş insanlar, algısı yaratılarak Z kuşağına da böyle yansıtılıyor.
Geçmişteki başarı hikayelerimiz yok sayılıyor.
Bu ‘çakallıklar’ bizden önce ve zamanımızda da vardı.
Ancak, çağdaş ve saygın gençlik olarak hep geleceğe dönük ve sağlıklı yetiştirildik.
Fakirdik ama, farklı ve ahlaki değerleri ağır basan bir yapımız vardı.
Neden böyle bir hatırlatma yaptım?
Bir derbide, takımının kalecisi oyundan atılıp 10 kişi kaldığı halde galip gelen ve alkışlanması gereken teknik direktör, “ayıp ve çirkin bir afişle” inkara uğradı.
Bu teknik direktör, futbolculuğunun da son yıllarında lobici zihniyetin gadrine uğramıştı!
O, 1963 doğumlu, – gururla söylediğim- Rahmetli kapıcı Bektaş’ın oğlu Rıza Çalımbay’dır.
O, seçmelerde torba takıma, sonra da genç takıma aldığım; alt yapıdan yetişme ve 20 yıl ait olduğu kulübüne emek vermiş kaptandır.
O, son yüzyılın, futbolumuz adına örnek alınacak namuslu ve dürüst öğrencisidir; öğrencimdir…
Gelinen süreçte algı ile yönetilen spor dünyası ve sosyal hayatın karanlığında bile ışıyan bir yıldızdır!
Beyler !
Kulaktan dolma, basit cümlelerle geçiştirilen, hayatın labirentlerinde yok edilmeye çalışılan o kadar çok başarılar var ki!
Millet olarak bizi ayakta tutan verilen doğru futbol mücadelesi ve eğitimidir.
Bu gerçeği yalanla yok etmeye çalışanlar Kartalın son avı gibi en yüksekten yere çakılacaklardır. Çünkü, futbol dünyasının adaleti budur!
Önemli olan süreci kaçırmamaktır.
Atomun zincirleme reaksiyonu gibi devam edecek bu kırıntılar eşit olmayan ve küçük gibi görünen daha büyük başarıların devamıdır…
Şahsen bir ekolün içinde O’nu zorla futbolcu yapan ve adil bir eğitimle yeteneğini keşfeden kişi olarak sustum .
Ama belli ki, ben ve O, Türk futbolunu yönetenlerin bir ayıbına takılıyoruz.
Kendini yeniliklere açık tutan, okuyan; kirli futbol apartmanından bile gurur duyacağımızı başarılar ve puanlar çıkartan Rıza Çalımbay sadece dürüst olarak sahada mücadeleye adanmış birörnek olmaya devam edecektir.
Belli kişilerin tepemize engel olarak dikildiği futbol yokluğunda; örnek teşkil eden takımı, yönetimi ve kendisine alkış tutuyorum.
Rıza Çalımbay’a uzun bir yolun sonunda da olsa hakkı verilecektir.
Doğanın kanunu böyle .
Değişen dünya böyle bir yolu seçerken; benim anlamadığım hala başarısızlığı başarı ile bir tutma alışkanlığının hüküm sürmesidir!
Nesilden nesile aktarılacak doğrulardan korkmayın, inkar etmeyin, onlar bizim yüz akımızdır.
Tarih Neron’u da yazar ama Fatih ve Atatürk ile eş tutamaz.
Z Kuşağı, futbolun fanatik yandaşı olurken biraz da sebep ve nedenleri de araştırıp sevdikleri bu alandan uzak kalmalarının nedenine kafa yorulsun!
Adnan DİNÇER/Futbol İnsanı-Tek. Direktör-Akademisyen-Yazar
Adnan DİNÇER/kentekrani
Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız
www.kentekrani.com 28 Temmuz 2021