Futbol, Sanat ve Pandemi!
Pandemi…
Nedeni olmadığı, el atmadığı bir alan mı var ?
Sanki kimileri hazırlıklı bazıları da neredeyse can çekişiyor !
Yaşam için ihtiyaçlarımızdan daha önemli ne var hayatta ?
Varmış…
Futbol, ki sonuçta Futbola da çok dokundu Corona.. .
Her zaman ilgiyle takip edip kafamızın içini ve tüm algılarımızı takımımıza motive bir biçimde plan yapan bizler değil miydik ?
Stadyumları bizim sanarak kulüplerimiz için dolduruyorduk…
Bazen nafakamızdan kesip maça koşanlarımız vardı…
Takımımızı izlerken onların aynı zamanda kasasıydık!
Şimdi aramıza VİRÜS girdi…
**
Öncelikle; kadrolar artık teknik direktörlerin yaratıcılığı ve amacına uymuyor desek yanlış olmaz.
Çünkü bazen karantina ve virüs sporcumuzu elimizden alıyor.
Bir performans sporu olarak birlik beraberliğin örneğini en iyi sunan oyundu futbol!
Sanki annemizin kucağıydı stadyumlar; artık o hayat dolu stadlar yok,
Haftada bir kez bizim karşımıza çıkan kadroların puan kavgaları da yok artık.
Çağın arenalarına gidemiyoruz…
Formaları ile bizi temsil eden, aidiyetle bağlı olduğumuz kulüplerimizin aldıkları sonuçlar artık ekrandan izlediğimiz bir TV dizisi adeta!
Kimselerin yanımızda olmadığı, kaderimize terk edilmiş gibiyiz.
Sadece teknoloji ile iletişimi sağlıyoruz.
Kısa ve öz; herşeyiyle eksik bir lig var!
Ya da liglerde Corona var!
Zor durumdayız…
Evde izlemek zorunda kaldığımız lig takımlarının kendi yandaş kanallarından destek aldıkları yorumlar da oluyor…
Aslında her kişinin kalbinde bir aslan yatar ama yorum yaparken futbol adına yansız anlatmak lazım.
Maç önü ve sonrası neler söyleniyor neler…
Kulağıma gelenlerin yanısıra bizzat şahit olduğum bazı ayıpları bir gün mutlaka siz de öğreneceksiniz.
Futbolda maç önü,sonrası ve sonucu yorumlarda gerçekleri dile getirmek şart.
Kimileri çok ‘sallıyor’ ama ben gerçekçi ve futbol çizgileri içinde kalmaya devam edelim derim.
Her zaman söylediğim ve bunu ilke edindiğim gerçek şudur: ‘Hak verilmez alınır !’
Futbolu sanat olarak sunmak varken, endüstriyel acımasızlığı içinde hastalıklı, yalnız ve tüm müdahalelere açık bir ‘garabete’ dönüştürdük !
Öyle bir noktaya geldik ki, artık her maç sonu, a yeni teknik adam istenmeye başlandı.
Bu kadar anlamsız ve hesapsız meslek üretirseniz; ortaya sadece düşünüyormuş gibi duran, amaçsız Rodin heykelleri sunarsınız.
Oysa, biliyoruz ki, çok iyi araba sürseniz de belgeniz gereklidir….
Yasalara uymak şarttır.
Çok iyi futbolcu olmak; çok iyi teknik adam olacaksınız demek değildir!
Tam tersi de söz konusu olabilir.
Ama yine de yetkiniz adına belgeniz şarttır.
Bazı çıraklar ustaları geçer ama yine de çıraklık aşamasını yaşamaları gereklidir.
Kimse dünyaya geldiğinde hazır değildir en başarılı olmaya…
Zaman en iyi ilaçtır.
Pandemi,TV den takip.diploma yetersizliği, seyirci yokluğu, ekonomik kriz, yabancı futbolcu taşıyan aracılar ve medyanın bir bölümünün baskısı …
Hepimiz bunların mağduruyuz!
Her şey karıştı ve futbol sanat olacağı bir dönemde, yapay gündeme ve doyumsuz egoya teslim oldu.
Bir gün, hakemlerin de kurtaramayacağı bu keskin dönemeç ve kuralsızlık futbolumuzun başına bela olacak…
Böyle olunca elbette Futbolun sanat olma şansı da artık kalmadı.
Beşiktaş bu ortamlara alışık bir geleneksellik içinde işine bakınca puan cetvelindeki yerini şampiyonlukla süsleyecek gibi görünüyor .
Ama benim aklım; son maçta futbol kentimiz Eskişehirspor’un lige veda etmesinde; aklım ayrıca, Altınordu’nun eğittiği gençlerle ile ligi dizayn etme dersinde !
Onları candan kutlarım.!
Evet, Futbol Sanat olma şansını çoktan kaybetti ve sadece boş arenalarda haykırıyor, – Buradayım!
Ben ise, yarım asırlık futbol adamı olarak mutsuzum!
Adnan DİNÇER/Futbol İnsanı-Tek. Direktör-Akademisyen-Yazar
Adnan DİNÇER/kentekrani
Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız
www.kentekrani.com 11 Nisan 2021