Termodinamiğin 2. Yasasını nasıl bilirsiniz?
Efendim tecrübeyle sabit!…
Bir arkadaş topluluğunda sazı ele alıp “Termodinamiğin 2. Yasası”ndan bahsetmek bayağı havalı bir durumdur.
Şöyle ki; konuyu yalamış yutmuş en ince ayrıntısına kadar biliyor gibi görünürsünüz, bu büyük ihtimal size yönelik bakışları hayranlık dolu hale getirir.
Termodinamiğin 2. Yasası !
Kim bilmez ki?…
Bilmiyor musun, hatırlamıyor musun; sakın çaktırma! gibi bir hava Balkanlar üzerinden gelerek bulunduğunuz ortama hakim olur.
Artık söz nasıl oraya geldiyse…
Herkes böyle havalı laflar kullanan birinin çok bilgili olduğunu düşünür.
Diğer yandan da kafalarında deli sorular oluşur ! Neydi bu termodinamiğin 2. Yasası?
Kimse çaktırmaz, aa bilinmez mi termodinamiğin 2. Yasası!
Birçoğu bu hayat gailesi içinde fizikle ilgili bir eğitim de almamışsa zaten bakışlarını boşluğa yöneltip, kafasının üstünde kocaman boş bir konuşma balonuyla bakakalacaktır.
İşte tam da bu hal yasadan bahsetmekte olan o kişiye büyük avantaj yaratacaktır.
Demek konuya hakim!
Ardından domates çorbası tarifine geçse bile konuyla bir bağlantısı olduğu düşünülebilir yani o derece tuhaf bir enerji sarar her yanı.
Peki aslında neymiş bu termodinamiğin 2.Yasası, biraz araştırdım.
İyi kötü bir fikrim vardı fakat oldukça gerilerde tozlu raflarda duruyordu. Zorlukla uzanıp oradan indirdim, güzelce tozunu aldım.
Aslında bu böyle ti ye alınacak bir konu değil.
Bir kere bu yasa sanattan felsefeye, fizikten mimariye pek çok alanda kendine yer buluyor.
Ünlü Fizikçi Arnold Sommerfeld Termodinamik konusu için şöyle demiş;
“Termodinamik komik bir konudur. İlk defa öğrendiğinizde, ne olduğunu anlamazsınız bile. İkinci defa üzerinden geçtiğinizde, bir-iki nokta hariç anladığınızı düşünürsünüz. Üçüncü defa baktığınızda ise, anlamadığınızı bilirsiniz, ama o zamana kadar konuya alıştığınız için bu sizi o kadar rahatsız etmez”
Eh şimdi biz sıradan canlılar için bir anda bu konudan bahsedildiğinde öyle baka kalmamız gayet normal demek ki!
Termodinamik ısı, iş, sıcaklık ve enerji arasındaki ilişki ile ilgilenen bir bilim dalı.
Bir de karşınızdaki termodinamiğin bütün yasalarına hakim olmuş da 2. den bahsediyor peh!
Neyse konuya dönelim; termodinamik, enerjinin bir yerden başka bir yere ve bir biçimden başka bir biçime transferi ile ilgileniyor.
Yunanca thermos (ısı) ve dynamic (enerji) terimlerinden geliyor.
Dört tane yasa var, fakat bu 2. Yasa evrenin nerden geldiğini, ne halde olduğunu ve nereye gittiğini açıklıyor!
Söylemiştim ya baya havalı!
Termodinamikten bahsediyorsak “entropi” nin ne olduğunu da bilmeliyiz.
Köken yine Yunanca. Entropi bir sistemdeki “düzensizlik” demek.
En ünlü fizikçiler entropiyi fiziğin temel yasası olarak kabul etmişler. Farklı bilim felsefecileri tarafından gözlem ve deneye dayanma, yanlışlanabilme, öngörü yeteneği, başarılı matematiksel açıklama gibi kriterlerin hepsini karşılıyor. Entropi tüm bilim yasaları içinde en fazla doğrulanmış ve kabul görmüş olanı. Bu kanunun en güzel tariflerinden bir tanesi “Evrende her şey, kendini minimum enerji ve maksimum düzensizliğe çekmek ister”. Bir başka deyişle düzen kavramı tam anlamıyla entropinin aksini ifade eder.
Şimdi tavana bakıyoruz ve şöyle düşünüyoruz ; evrendeki düzensizlik sürekli artma eğilimindedir!
Bu tamam mı?
İşte, bu düzensizliğin ölçme birimi entropidir. Sistemlerdeki düzensizlik arttıkça entropide ona paralel olarak artar. Bu durumda sıfırdan küçük olma durumu imkansızdır. Termodinamiğin 2. Yasası, izole bir sistemin entropisi hiçbir zaman azalmaz der. Sözelciler için sıkıcı gibi görünse de aslında işin ucu felsefeye ve sanata da gidiyor ve bu noktada ilgi çekici oluyor. Şöyle bir örnek benim gibiler için açıklayıcı olur mesela; parkta belli mesafelik bir koşu yaptığınızda bu koşunun sonunda yorulup koşamayacak hale geldiğinizi düşünün, işte koşarken harcanmış ve bir daha geri kazanılamayacak olan enerjiye entropi deniyor.
Gelelim 2. Yasaya, sisteme dışarıdan enerji verilmediği sürece düzenin düzensizliğe, düzensizliğin de kaosa dönüşeceğini anlatıyor. Bir örnek vermek gerekirse; Devrilen bir kitabı düzeltmek için devirirken harcanan enerjiden fazlasını kullanmak gerekir, potansiyel enerjinin bir kısmı ısıya dönüşmüştür ve geri getirilemez. Bu evrendeki düzensizlik eğilimini anlatıyor. Aslında sistemler bozulmamakta ve enerji değişimi bazında en kararlı hali almaya çalışmaktalar. Yani 2. Yasa bize evrenin bir sonunun olmak zorunda olduğunu anlatır. Bu görüş din ve felsefe açısından çeşitli fikirler ortaya atılmasına sebep olmuştur.
Budha, “Birleşik olan her şeyin eninde sonunda çözüleceğini, dağılacağını” söyler, bu evrensel bir yasadır ve istisnası yoktur.
Eskiden bilim insanları ve din adamları evrenin sonsuz ve statik olduğunu düşünüyorlardı.
Termodinamiğin 2. Yasasına göre;
-Nesneler yaşlanıyorsa bir noktada ölmeleri kaçınılmazdır, bu durum entropi maksimuma ulaştığında gerçekleşiyor, yani evrenin her köşesinde ısı aynı olduğunda. Din kitapları buna benzer bir senaryoyu önümüze koyuyor zaten fakat bu konulara girmeyelim.
-Zamanın yönü var bir de, evrenin tüm tarihi şimdiden mevcut olabilir ama evrim sürekli geçmişten geleceğe doğru gider.
– Son olarak; Eğer her şey yaşlanıyorsa her şeyin genç olduğu bir zaman da olması gerekir. Entropinin minimum olduğu bir zamanın bulunması da kaçınılmazdır; Doğum anı! Böylece evrenin doğduğu ispatlanabilir.
Termodinamiğin 2. Yasası Büyük Patlamayla, Newton’un çekim kanunuyla, Einstein’in izafiyet teorisiyle de uyumlu. Bu yasaya göre evren hiç durmadan genişleyecek, entropi arttıkça ışık yavaş yavaş kaybolmaya başlayacak ve bu durum ısı her yerde eşit olup evreni donmuş bir galaksi mezarlığına çevirecek.
Diğer yandan, evrenin başlangıcındaki entropinin minimumda değil, maksimumda olması olasılığı da var. Yani evren olağandışı düzenli bir durumla değil en olağan haliyle maksimum entropi ile başlamış, maksimum entropidedir ve bu hal senaryoyu bir hayli değiştirir.
Evrende her şey düzenden düzensizliğe meyleder bunun sonunda kaos kaçınılmazdır. Yeni bir düzenin başlaması için de gereklidir.
Düşünmeye devam edelim ;
Düzen içinde düzensizliği barındırıyor, düzensizlik düzenin sonunu getirip yeni bir düzeni oluşturuyor galiba. Konu derin yani!
Aklınızda bulunsun diyeceğim ama bir işe yarayacağını sanmıyorum.
Herhangi biri karşınızda söze termodinamiğin 2. Yasasını dahil ettiğinde kuvvetle muhtemel yine hatta daha fazla gözüne far tutulmuş tombul bir tavşan haline döneceksiniz. Sonrasında ne anlatılıyorsa illa ki bir bilen tarafından anlatılıyor duygusuna kapılacaksınız.
Hüma SEVİM
humasevim02@gmail.com
HümaSEVİM/kentekrani
Youtube Abone Olmak İçin Tıklayınız
www.kentekrani.com 27 Mart 2021