Teoman ASLAN ‘Kadıköy’de Hayvanlı Yaşam’

0

Teoman ASLAN/Veteriner Hekim

GİZMO

Kadıköy’de Hayvanlı Yaşam

Konu hayvan olunca, hele bir de İstanbul’un Kadıköy ilçesi söz konusuysa, ilk akla gelen şehrin kedileri ve köpekleri olacaktır. Oysa 1984 yılında Kadıköy ilçe olarak tescillendiğinde Kayışdağı, Küçükbakkalköy, Yenisahra, İçerenköy gibi şu anda Ataşehir Belediyesi sınırlarında olan semtler ile Fikirtepe, Hasanpaşa gibi Kadıköy’e ait semtlerimizde at, sığır ve koyun gibi hayvanlar da mevcuttu. Zaman içinde değişen belediye ve imar kanunlarıyla bu hayvanlar şehir içinden çıkarılıp 2008 yılında Ataşehir Belediye’sinin kurulması ve bahsettiğim semtlerin Kadıköy’den ayrılmasıyla Kadıköy’ümüz sadece kedilerimize ve köpeklerimize kaldı.

Tarihi boyunca Kadıköy kedileriyle ünlüdür. Birçok tarihçi yazar, özellikle Moda civarında ikamet eden yabancıların bilhassa İngilizlerin yaşadıkları mekanlarda çokça kedi beslediğinden, hatta ülkelerinden kedi getirdiklerinden bahsederler. Bu da ilçede bu kadar çok kedi ırkı melezi çeşitliliğinin sebebinin bir göstergesi olabilir. Anadoluda kedi beslemenin başlıca sebebi farelere karşı bir tedbir amacı taşırken, Kadıköy’de kedi beslemek kedinin insanlara dostluk, meşguliyet ve sevgi yaşatmasıdır.

Kadıköy’ümüzün köpeklerine gelince…İstanbul tarihi boyunca köpeklerle zaten iç içe yaşamış bir şehir. İstanbul’un kah acı kah tatlı birçok köpek hikayesi var. Tabii ki Kadıköy’de bundan nasibini almış bir ilçedir. Ancak Kadıköy’de özellikle sahipli köpek olgusu daha fazladır. Malum bu ilçenin semtlerinin eskiden yazlık köşk ve yalı yaşantısına sahip olması ve buralarda bekçilik yapacak köpeklere ihtiyaç duyulması ile av meraklılarının köpekleri pek fazla sahipsiz köpek sorunu oluşturmamıştır. Ancak modernleşmeyle birlikte köşk ve yalıların yıkılıp yerine apartmanların yapılması, sokak köpeği sorununu başlatmıştır. Bununla birlikte, ilçemize terk edilen köpekler söz konusudur. Örneğin, çokça şahit olmuşumdur, Kurban bayramlarında kurban satışı için gelen kurban satıcıları köpeklerini de beraberlerinde getirip, hayvanlarını sattıktan sonra köpeklerini ilçemize terk edip gitmişlerdir. Tüm bunların sonucu Kadıköy’de sahipsiz köpek sorunu gündeme gelmiştir.

Kadıköy halkının duyarlılığı ve hayvan sevgisi, Kadıköy’de yaşayan ve çoğalan bu hayvanların sorunlarının çözümü için itici güç olmuştur ve İstanbul’da ilk hayvan barınağının kurulmasına ve kısırlaştırma, rehabilitasyon gibi işlemlerin başlatılmasına vesile olmuştur. Şimdilerde Kadıköy kedileri ve köpekleriyle özdeşleşmiş olarak şehir yaşamını sürdürüyor ve daha çok hayvanların iyi hikayelerini yaşıyoruz. Ama bunun bir de kötü yansımasına değinmeden edemeyeceğim. Kadıköy’ün mutlu hayvan hikayeleri, ilçeye daha çok kedi ve köpek bırakılmasına neden olmaktadır. Dışarıdan kontrolsüz olarak bırakılan bu hayvanlar birçok hastalığın bulaşmasına neden olup, hayvanlarımızın yaşam kalitesinin düşmesine yol açmaktadır.

Bir de doğal yaşamımız var tabii ki. Modernleşmeyle birlikte, kirpi, sincap, bıldırcın, saka ve bunun gibi birçok doğal yaşam hayvanı ilçemizi terk edip gitti. Tabii buna dere ve denizlerimizdeki balıklarımız da dahil.

Sözün özü plansız şehirleşme, bazı hayvanların yaşam alanlarını daraltıp, bazılarının yok olmasına neden olurken, bizlerin de ömrünü tüketiyor. Mutlu hayvan ve mutlu insan hikayelerinin olduğu bir yaşam dileğiyle…

Bu yazımızı Turgut Uyar’dan bir şiirle bitirelim.

Keşke bir şiir okumuş,

Bir kedi sevmiş olsaydınız.

Belki bu kadar, kirletmezdiniz dünyayı…1

Teoman Aslan/Veteriner Hekim

TeomanAslan/kentekrani

Abone Olmak İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 1 Eylül 2020