Yıllar Sonra Yeniden İstanbul
Yıllar sonra gelip de yeni havalimanına inmek çok etkileyiciydi. Dünyanın en büyük havalimanlarından bir çoğunu görmüş biri olarak Uluslararası İstanbul Havalimanı’nı beğendim. Havalimanı binasının iç makyajı güzel, çevre alanların makyajını ise biraz yetersiz buldum.
Tam iş saatinde yeni havalimanından Kadıköy tarafına geçişi eski alışkanlıklarla düşündüm ve herhalde üç saatte ancak gideriz diyordum ki bir saatte Maltepe’ye ulaşmak şaşırtıcı geldi. Yavuz Selim Köprüsü ve çevre yollarını yapanları vizyonlarından dolayı kutluyorum. Kim ne derse desin, demek ki isteyince yapılabiliyormuş.
Dönerciler İle Pizzacılar
Kadıköy’e varınca yol boyunca her yerde birbirinden güzel dönerciler gördüm. Birine girdik, yedik, tadına doyamadık. Yıllar önce İstanbul’dan giderken pizzacıların büyük hakimiyeti vardı. Gördüm ki dönerciler için zaman boşa geçmemiş, pizzacılara karşı savaşı kazanmışlar.
Boğaz’daki Tüp Geçiş ise çok muazzam. Bir zamanlar böyle bir şey yapılacağı söylense insanın havsalası almaz gülüp geçerdik. Oysa bugün denizin altından müthiş bir tünelle karşıya geçiyoruz. Bu geçişi kullanıp da yapılan bu müthiş eseri eleştirenleri anlamak mümkün değil.
Genç Nüfus
Uzun süre yurt dışında kalıp da dönünce insan Türkiye’nin ne kadar genç nüfusa sahip olduğunu görüyor. Büyük zenginlik, kıymetini bilmemiz lazım.
Amerika’daki birkaç yüz kiloluk insanları deforme olmuş vücutları görmeye öyle alışmışım ki İstanbul’daki kadınlar erkekler çok zayıf geldi gözüme. Bolluktan mı, yokluktan mu, yanlış beslenme bilincinden mi yoksa Amerika’daki gıda sanayiinin üret-sat da ne satarsan sat acımasızlığından mı? Ya da doğru cevap “Hepsi” mi?
Şort Giyenler
Ayrıca şort giyen çok sayıda kadın ve erkek gördüm. Eskiden mümkün değildi. Kadın erkek farketmez, şort giyenlere laf ederlerdi. Demek ki o eleştiriler anlamsızmış. Demek ki şort giyince kıyamet kopmuyormuş.
Dikkatimi çeken bir diğer husus kadınlarımız oldu. Bizim kadınlarımız çok daha seksi! Kadınlarımızı koruyalım, sevelim. Hak edenleri tabi. Daha fazla açmayayım, tartışma yaratmayayım.
İstanbul’u Yönetmek
Her yer inşaat ve toz içindeydi. Şimdi temiz gördüm İstanbul’u. Metro ve yeniden dönüşüm ile ilgili tüm inşaatlar tamamlanmış. Ve bir şeyi daha tekrar farkettim ki, İstanbul’u yönetmek bir çok ülkeyi yönetmekten çok daha zor bir şey.
Velhasılı İstanbul’daki gelişmelerden çok etkilendim. Ama her yapılana “Tu kaka” diyenler bu yapılanlara layık mı biraz şüpheli. Bu satırları okuyan o “Tu kaka”cılar hemen konuyu politikaya çekmek isteyebilirler, hiç umurumda değil, beğenmeyenler kullanmasınlar. Onları o politik dünyaları ile baş başa bırakıyorum. Onlar geçmişte de vardı”yaptırmayız, ettirmeyiz” derlerdi.
Sedat ÜRETEN/Gazeteci
sedatüreten/kentekrani
www.kentekrani.com 21 Ağustos 2020