Prof. Dr. Olcay Bige AŞKUN yazdı: Virüs, Son 5 Ayda Neleri Değiştirdi ?

0

Prof. Dr. Olcay Bige AŞKUN/Akademisyen

ÜTOPYA

Virüs, Son 5 Ayda Neleri Değiştirdi ?

 Artık hiçbir şey Ocak 2020’deki gibi olmayacak bunu biliyoruz. Bu virüs dünyada yaşayan bütün insanları, ülkeleri, toplumları ve kurumları ciddi anlamda etkiledi…

Peki neler değişti; Başta insanlar olmak üzere farklı toplumsal kurumları da düşünerek bir özet yapacak olursak; hem bugünü değerlendirir hem de yarınlarda neler yapılabilir bunları konuşabiliriz. Bu bağlamda; sizler de yorumlarınızla bana katkıda bulunursanız çok memnun olurum. Şimdiden teşekkürler hepinize…

Virüsle birlikte ortaya çıkan özellikle Karantina dönemindeki Değişim;

1)Sağlık en kıymetli değer haline geldi, diğer insanlardan hatta en yakınlarından bile uzak durma davranışı yerleşmeye başladı, temizliğe, hijyene çok daha dikkat etmek zorunda kalındı, Kolonya, maske, dezenfektan ürünler ve sabuna olan talep arttı

2)Hayatta kalır mıyım endişesi yerleşti, bir gün sonrasına dair yapılacak tüm planlar ertelendi, alışkanlıklardan vazgeçilmeye başlandı. Sokağa çıkmak çok ciddi bir sorun haline geldi.

3)Ev ortamı ile barışma hali ile  birlikte evin her köşesini keşif başladı, Evdeki işlerin sayısı ve niteliği arttı; daha dikkatle temizlik yapılır, daha yaratıcı yemek pişirilir ve daha sık çamaşır yıkanır hale gelindi. Cinsiyete dayalı işbölümünde farklılaşma başladı. Evde tek yaşamayanlar için diğer bireylerle, yakınlarımızla iletişim ve ilişkiler yoğunlaştı. Birlikte zaman geçirme aktiviteleri ile birlikte, oyun oynama,, kaliteli zaman geçirme isteği arttı, özellikle ekonomik açıdan zorluk yaşamayan belli bir kesimde  spor seçeneklerinin araştırılmasına başlandı. Yoga, indoor sporları, koridorda yürüyüş, pilates, mekik ya da belli programlarla beraber spor yapmak gündeme geldi. Vakit kalırsa film izlemek bir şeyler okuyabilmek veya çeşitli eğitim programlarını izlemek tercih edilmeye başlandı. Ancak ev içindeki şiddetin, geçimsizliğin, tartışmaların ve tahammülsüzlüğün arttığına dair vakalar da maalesef görülmeye başlandı.

4)Teknoloji çok daha etkili kullanılmaya başlandı. Bilgisayarla, tabletle, cep telefonu ile veya Televizyonla çok daha fazla mesai gündeme geldi. İnternetin değeri inanılmaz arttı, görüşme ihtiyacı nedeniyle telefon konuşmalarına, görüntülü servis sağlayıcılarına rağbet arttı. Whatsapp’ın pabucunu dama attığı Skype, yeniden aktive edilirken daha ileri uygulamaların Zoom, house party…vb farkına varıldı.

5) Evde kullanılan tüm enerji sistemlerinin ısınma, elektrik, su, klima kullanımının artması. hem sürdürülebilirlik anlamında tehdit hem de faturalarda artışa yol açtı.

6) Tüm dünyada işletmelerin kapasite ve üretimi azaltarak hizmet vermek zorunda olmaları gelir kayıplarına maliyet ve fiyat artışlarına neden oldu. Bu durumun da ekonomiyi olumsuz etkilemesi kaçınılmaz.

7) Birey cephesinde bir dolu endişe baş gösterdi, işsiz kalma korkusu ve gerçekliği nedeniyle, faturaların, ve varsa kira/krediyi ödeyememe, sokağa çıkma, seyahat edememe, hasta olma veya doktor ya da hastaneye ihtiyaç duyma, yarını planlayamama, varsa çocukların geleceği, hayatta olan yaş almış yakınların rahatsızlanma olasılığı, temel gıda, temizlik ve hijyen ürünlerine erişememe, çalışanların işlerindeki köklü değişiklikler ve belirsizlikler yüzünden de çok daha fazla huzursuzluk yaşanmaya başladı

8) Yeni okula başlayacak çocuklar için ailelerinin okullar açılacak mı açılmayacak mı okul ücretlerinin ne olacağı sorularının yanı sıra sınavlara girip tercih yapacak öğrenciler için ise; bambaşka belirsizlikler ortaya çıktı. Hele de üniversiteyi kazanmış ve de ilk döneminde örgün eğitimi deneyimlemiş olan öğrenciler için çok daha zor oldu her şey. Çünkü ailelerinden ayrılıp ev kiralayanları, yurtta kaldıkları için şehirlerine dönenleri, önümüzdeki dönem ile ilgili bir dolu belirsizlik bekliyordu. Liseler ve üniversitelerin açılıp açılmaması ile ilgili özellikle yaşamını başka şehirlerde sürdürmek durumunda kalanların kiralık evlerinin sözleşmelerini uzatıp uzatmayacakları şu anda sorun olarak gündemde.

9) Yaz mevsiminin sıcak havası, tatil ihtiyacı ve bayram dönemlerinde yaşadığımız kültürel alışkanlıklarımız nedeniyle de bu son 2 ay özellikle hem ekonomik nedenlerle hem de bu şekilde sürdüremeyiz gerekçeleriyle tüm toplumda başlayan kurallara uymama ve bize bir şey olmaz kalıbı baş gösterdi. Turizm sektörünü ayakta tutma kaygısı ve çeşitli ülkelerden ülkemize gelen turistlerin etkisiyle de sanki her şey normale dönmüş bir sorun yokmuş havası maalesef bireysel olarak alınan tedbirleri iyiden iyiye gevşetmeye başladı. Bu rahatlık ve sanki virüs diye bir şey yokmuş hali; ne yazık ki özellikle sağlık sektörü çalışanlarında, sağlık bakanlığında ve bilim kurulu üyelerinde yoğun endişe yaratmaya başladı

10) Toplumsal anlamda tüm kurumların bu belirsizlik dönemi ile baş etmesi için bir an önce planların yapılması ve özellikle teknik anlamda internet alt yapılarının güçlendirilmesi, bilgisayarı ve interneti olmayan öğrenci kalmaması, yorgun olan sağlık sektörü çalışanlarına daha fazla yük yaratmamak adına zorunlu olmadıkça hastanelerden hizmet almamak, bireysel virüsten korunma tedbirlerini daha da arttırmak, kendimize olduğu kadar diğer insanlara karşı da sorumluluklarımız olduğunu hiç unutmamak gerekiyor.

11) Belirsizlik sürecinin devam etmesi nedeniyle de hem bireysel hem de kurumsal bazda yapılacak işlere odaklanmak, sorunları çözmek, geleceği inşa etmek son derece güç hale gelmiştir. Bu bağlamda tüm dünyanın çok zorlandığı ve kabusa dönen bu sürecin bir an önce atlatılması için elimizde bilim’den başka bir anahtar da yoktur.

Umarım önümüzdeki sonbaharda 2020’nin ilkbaharında yaşadığımız deneyimleri tekrarlamak  zorunda kalmayız.

Sağlıcakla kalın…

Prof. Dr. Olcay Bige AŞKUN

baskuny@gmail.com

Yakında Canlı Yayınlara Başlayacak youtube

Kent Ekranı

Kanalımıza Abone Olmanızı Bekliyoruz.

Kent Ekranı Youtube Kanalı İçin Tıklayınız

www.kentekrani.com 7 Ağustos 2020