Heybeliada Yangını, Ağaçlar ve Kentler
Orman yangını sezonu başladı.
Gelibolu, Heybeliada ve o arada adı sanı anılmadan yanan başka ormanlar…
Türkiye’de ağaç varlığı azalıyor mu? Artıyor mu?
Resmi açıklamalara göre, genelde ağaç varlığımızda artış var.
Ancak 70’li yıllara göre karşılaştırma yapılıyor; dikilen fidanlar ne kadar ağaç
sayılır o ayrı bir konu…
Kentlerimizde ise, ağaç varlığı azalıyor.
Son orman yangınının mekanı İstanbul’sa, Dünya’nın önde gelen diğer
kentleriyle karşılaştırıldığında tam bir fukara…
İstanbul, ağaç varlığında yeryüzü kentlerinin açlık sınırının altında.
Hafta sonları Belgrad Ormanları’nın bulunduğu bölgeyi gözleyin. Ağaç yoksulu kent halkı, doya doya ağaçlarla birlikte olmak için buralara akın ediyor.
İstanbul, World Cities Culture Forum adlı organizasyonunun 2019 verilerine göre, üye şehirler arasında sonuncu sırada yer alıyor.
İstanbul’daki yeşil alan miktarı toplam kent alanının yüzde 2,2’si…
Yeşil alanda birinci sıradaki kent, Norveç’in başkenti Oslo. Oslo’nun yüzde 68’i yeşil alan…
İstanbul’da kişi başı yeşil alan miktarı konusundaysa rivayet muhtelif. Kişi başına 6 metrekare diyen de var. 8,5 metrekare diyen de. Şöyle bir düşünün. Kişi başına orta halli bir banyo kadar bile yeşil alana sahip değil İstanbul halkı. Tabii veriler güvenliyse. Pek çok kişi bu veriye inanmayabilir.
Haklı da olabilirler.
Kentlerde ağaç yoksulluğunun şiddetli yağışlarda sellere, can kayıplarına, ağır maddi kayıplara, hava kirliliğine, aşırı ısınmaya ve sıra dışı hava olaylarına yol açtığını geniş bir kitle biliyor artık.
Gelen bilgileri de çoğumuz biliriz ama ağaçların kentlere faydalarını sıralayalım da hasretle hayali temiz hava alalım.
-Ağaçlar şehirlerde doğal, bedava klima görevi görüyor.
-Ağaçlar, hava kirliliğini azaltıyor.
-Ağaçlar kentlerde enerji harcamalarını azaltıyor. Enerji harcamaları açısından ağaç eksilmesinin yıllık maliyeti 4 milyar dolar.
-Ağaçlar kentlerin su havzalarında filtre görevi görüyor.
-Ağaçlar sel riskini azaltıyor.
-Ağaçlar gürültüyü de azaltıyor.
-Ağaçlar zararlı ultraviole ışığını yüzde 96 oranında kesiyor.
-Ağaçlar zihinsel ve fiziksel olarak insan sağlığını koruyor. Araştırmalar, ağaçlı kentlerde ölüm oranlarının düşük olduğunu ortaya koyuyor.
-Ağaçlar, duyarlı olanın moral kaynağı hayvan varlığına da ev sahipliği yapıyor.
Kentlerin ağaç varlıkları için çırpınanların acizane önerileri var. Bunlar da
şöyle:
-Sahip olduğunuz alanda ağaçlarınızı koruyun, Kesecekseniz bin kere düşünün. Keserseniz yerine sorun olmayacak bir başka ağaç dikin.
-Ağaçlarınızın ölü dallarını budamayı ihmal etmeyin.
-Uzman olmasanız da ağacınızın varsa, sorunlarını gözlemleyebilirsiniz. Biliyorsanız müdahele edin. Bilmiyorsanız lütfen bir uzmana danışın.
-Eski ağaçları mecbur değilseniz lütfen kesmeyin.
-Sahip olduğunuz veya yetkili olduğunuz mekanı ağaçlandırın. En azından kent gürültüsünden kurtulacaksınız.
-Ağaçlar konusunda kendinizi eğitin. Elinizin altında derya gibi bir bilgi kaynağı olan internet var.
-Üşenmiyorsanız, ağaçlandırma çalışmalarına gönüllü olun. Hatta ağaçlandırma organize edin. Ya da ağaçlandırma çalışmalarına bağış yapın.
Bu önerilerin hiçbiri yerine getirmek için zor değil.
Ama, İstanbul’daysanız veya Türkiye’nin herhangi bir kentindeyseniz o iş epey zor.
Yine de vurgulayalım.
Yaşadığınız Dünyaya en az 100 yıllık bir katkı sağlamak istiyorsanız en az bir ağaç dikin.
Oğuz HAKSEVER/Gazeteci
OğuzHAKSEVER/kentekrani
www.kentekrani.com 13 Temmuz 2020